Menu
RSS

CHP Alanya Kadın Kolları Başkanı Ümran Aykut: Kadın Katillerine Müsamaha Gösterilmemeli

CHP Alanya Kadın Kolları Başkanı Ümran Aykut: Kadın Katillerine Müsamaha Gösterilmemeli

Son yıllarda giderek artan kadın cinayetleri ve bu cinayeti hunharca işleyenlere gereken cezaların ve yaptırımların yapılamamasına tepkiler çığ gibi büyüyor.

CHP Alanya Kadın Kolları Başkanı Ümran Aykut’da bu cinayetlerin kısaca sürecini anlattıktan sonra canilere uygulanan yaptırılmalar konusunda net önerilerde bulundu.

CHP Alanya Kadın Kolları Başkanı Ümran Aykut konu ile ilgili şunları belirtti:

“Son yıllarda artan bir sayıda ve hemen hemen Ülkemizin her tarafında yaygınlaşan kadına ve çocuklara yönelik adeta aklımızı zorlayacak olaylar sıkça görülmeye başlamıştır. Kısaca hatırlamak gerekirse;

-Ölümle tehdit edilmesine rağmen boşanması gerekçe gösterilerek koruma altına alınmayan Ayşe Paşalı eski kocası İstikbal Yetkin tarafından 11 yerinden bıçaklanarak öldürülmüştür.

-Mersin / Tarsus’ta okulundan evine dönen Özgecan Aslan bindiği minübüsün sürücüsü Ahmet Suphi Altındöken, babası Necmettin Altındöken ve arkadaşı Fatih Gökçe tarafından istismar edilmiş ve bedeni canlı canlı yakılmıştır.

-Muğla’da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin ilişkisi olduğu ileri sürülen Cemal Metin Avcı tarafından hurharca katledilmiştir.

-Diyarbakır Bağlar’da 8 yaşındaki Narin Güran 200 nüfuslu bir köyle öldürülmüş ve cesedi tam 19 gün sonra bir derede bulunmuştur. Cinayet zanlıları annesi, ağabeyi dahil yakın akrabalarıdır.

-İstanbul Beyoğlu’nda kriminal kayıtları sayfaları bulan 2 zanlı kendi halinde cadde kenarında duran genç bir kadına alenen tacizde bulunmuşlar, çevredekilerin müdahalesiyle kurtarılan genç kadın korkudan şikayetçi dahi olamamıştır.

-İstanbul Fatih ve Eyüpsultan’da 4 Ekim Cuma günü Semih Çelik adında kişi İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil adlı iki genç kadını vahşice öldürüp, intihar etmiştir.

-Son olarak, Alanyamızda cezaevinden çıkan eski koca eski eşini takip ederek bıçakla saldırmış, kadını ağır yaralamıştır.

Ülkemizde artık akşam eve dönmek şans haline gelmiştir. Değindiğimiz cinayetlerin her birisi medeni bir ülkede onlarca yıl konuşulacak kadar vahşi bir şekilde işlenmiştir. Bu örnekler dışında, Ülkemizde her gün uluslararası suç literatürüne girecek türden vakalar görülmektedir.

Artık sokakta hiç kimsenin güvenliği kalmamıştır. Ülkemiz, uluslaraşırı suç örgütlerinin cirit attığı, dünyanın her tarafında marjinal kabul edilecek türden suçların kolaylıkla işlendiği bir yer haline gelmiştir.

Daha acısı, kanıksanmış görünen bu durum maalesef çok açık bir şekilde sosyal çöküş olarak görülmektedir.

Sokaklarda huzur istiyoruz. Kadınların can güvenliğini sağlamak hepimizin görevidir. Artık sokaklarımızda korku değil huzur, şiddet değil güvenlik istiyoruz. Kadınların, çocukların ve tüm bireylerin özgürce, endişe duymadan yaşayabilecekleri bir Türkiye’yi hep birlikte inşa etmek zorundayız.

Ne yazık ki, kadın cinayetlerinin artış gösterdiği bir dönemdeyiz. Bu durum, sadece bireysel vakalar olarak ele alınamayacağını, toplumsal bir sorun haline geldiğini görüyoruz. AKP iktidarı döneminde, kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinde ciddi bir artış yaşanmıştır.

Bu artış, hükümetin gerekli önlemleri almada yetersiz kalması ve caydırıcı politikaların uygulanmamasıyla daha da derinleşmiştir. Devletin ve toplumun tüm kesimlerinin kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda daha etkin adımlar atması gerekmektedir.

İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesiyle başlayan süreç, kadınların güvenliğini daha da tehlikeye atmış, şiddetle mücadelede zayıf bir duruş sergilenmiştir. Bu geri adımlar, kadınların hayatlarını koruyacak mekanizmaların zayıflatılmasına neden olmuştur.

Bu konudaki önerimiz çok açıktır:

Canlılara yönelik her türlü fiziksel zorlayıcı müdahalenin basit ya da ağır olmasına bakılmaksızın cinayete teşebbüs girişimi olarak kabul edileceği ve zanlıları hakkındaki yasal takibatın kamu davası olarak görüleceği bir şekilde yasal düzenleme yapılmalı ve istisnasız uygulama birliği sağlanmalıdır.

Ayrıca, bu türden suçların zanlıları mutlak surette kamu denetimine alınmalıdır.

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun tüm emirleriyle etkin bir şekilde uygulanmalıdır.

Cumhuriyet Halk Partisi Alanya Kadın Kolları olarak bizler, kadın ve çocuklar başta olmak üzere insanlarımızın sokaklarda huzurla, güvenle yürüdüğü bir Türkiye için mücadele etmeye, kadınların özgür ve güvenli bir şekilde yaşama hakkını savunmaya ve

bu yolda gereken her türlü mücadelenin öncüsü olmaya devam edeceğiz.

Şiddet girişimiyle hayatını kaybeden tüm kadınlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve sevenlerine sabır diliyoruz”

yukarı çık
0
Paylaşım