Menu
RSS

KESK Antalya; Yasakçı Vali İstifa

KESK Antalya; Yasakçı Vali İstifa

KESK öncülüğünde “Laik Eğitim ve Laik Yaşam! İş Güvencemizden Vazgeçmeyeceğiz! Baskı, Sürgün ve İşten Atmalara Karşı Alanlardayız!” şiarı ile 28-29 Mayıs tarihlerinde 9 bölgede yapmayı planladığı mitinglerin Antalya’da yapılacak olanı Antalya Valiliği tarafından “milli maç” gerekçesi ile “ertelendi.

KESK Antalya temsilciliği miting için Valiliğe başvurduğunda, Valilik 2911 sayılı yasanın 15. Maddesini gerekçe göstererek mitingi erteledi. KESK Dönem Sözcüsü ve BES Antalya Şube Başkanı Mustafa Ayar’ın deyimiyle “yasaklandı”

Yapılacak olan mitingin ertelenmesi üzerine 300 kişilik KESK üyesi Kapalı Yol’da yürüyüş yapıp, Attalos heykeli önünde bir basın açıklaması yaparak valiliği protesto ettiler.

Yol boyunca “Yasakçı Vali İstifa”, “Baskılar Bizi Yıldıramaz” “Faşizme Karşı Omuz Omuza” sloganları eşliğinde yürüyenler adına açıklamayı yapan Ayar; “Valiliğin yasak kararı tam da mitingimizin gerekçelerinden birini oluşturmaktadır.

Baskıların zirve yaptığı, sokakların çeşitli gerekçelerle emekçilere kapatıldığı, soruşturmalarla, cezalarla, sürgünle, görevden uzaklaştırma ile sindirilmek istendiğimiz böylesi bir dönemde tepkimizi ortaya koymak, taleplerimizi haykırmak ve mücadeleyi yükseltmek için alanlara çıkmak istedik. İşte AKP’nin ve onun yerel idarecilerinin uykusunu kaçıran da budur” dedi.

“Kelimenin tam anlamı ile bir zulüm döneminden geçiyoruz. Asgari ücretlisinden, atık kâğıt işçisine, taşeron çalışanından kamu emekçisine, ucuz emek deposu görülen kadın ve çocuklardan kalemini satmayan gazetecisine, barış için imza veren akademisyenine kadar hepimiz AKP faşizminin saldırısı altındayız diyen Ayar konuşmasına şöyle devam etti;

“Toplumu sermayeye köle, iktidara-saraya kul haline getirme projesinin önemli ayaklarından biri de laik eğitim ve yaşamın hedef tahtasına konulmasıdır. Mezhepçi, ayrımcı, kutuplaştırıcı politikalarını yaşamımızın her alanına sindirmek istiyorlar.

Laiklik sadece din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasından, devletin farklı din ve inançlara eşit mesafede olmasından ibaret değildir. Laiklik aynı zamanda bilimsel eğitimin de ön koşuludur.

Bu nedenle araştırmayan, sorgulamayan, eleştirmeyen makbul vatandaş yaratma projesinde laikliği hedef tahtasına koymaları tesadüf değildir. Saraya biat edecek kullar yetiştirmek için özellikle eğitim sistemini ve laikliği hedef alıyorlar.

Mevcut laikliğin de sorunlu ve gerçek laiklikten uzak olduğu ortada iken şimdi tümden ortadan kaldırarak çoğulcu inançsal yapının asimiîe edilmesi ve totaliter bir potada yok edilmesi hedefleniyor.

Kamu emekçilerinin iş güvencesinin ellerinden alınmak istenmesi de bu saldırıların bir parçasıdır. Son aylarda onlarca arkadaşımız tamamen keyfi ve hukuksuz bir şekilde işten çıkarıldı.

Bunun en somut örneği ilimizde yaşandı. Hırsız olmayan, yolsuzluk yapmayan, tacizci olmayan ve tek suçları onurlu bir şekilde sendikal mücadele yürütürken işten atılan Tüm Bel Sen Antalya Şube Başkanımız İlhan KARAKURT, İş yeri Temsilcisi Mehmet ZENGÜL, DİSK üyesi Mustafa DÜZENLİ ve BES yönetim Kurulu Üyesi Güven TÜRKAY arkadaşlarımızdır.

Arkadaşlarımız asla yalnız değildir. Binlerce arkadaşımıza soruşturmalar açıldı. Sürgünlerle arkadaşlarımız sendikalarımızdan istifa etmeye zorlanıyorlar. Neredeyse tüm sendikal eylem ve etkinliklerimiz hakkında davalar açılıyor, cezalar isteniyor.

Greve katılımın suç olamayacağına ve soruşturma açılamayacağına dair AİHM de dâhil onlarca mahkeme kararı olmasına rağmen idari işlemlerle grev hakkımız yok sayılıyor, ortadan kaldırılıyor.

Özel istihdam büroları ile İşçi simsar pazarları yeniden kurulup modern kölelik dayatılırken, kıdem tazminatının ortadan kaldırılması girişimleriyle de emekçiler ve toplum tamamen esir alınmak istenmektedir.

Valiliğin yasağını protesto ediyor, kınıyoruz. Mitingimiz yasaklasalar da, baskı ve zorla en temel haklarımızı kullanmamızı engelleseler de bizler “Laik Eğitim ve Laik Yaşam! İş Güvencemizden Vazgeçmeyeceğiz! Baskı, Sürgün ve İşten Atmalara Karşı Alanlardayız!” şiarı ile eylem ve etkinliklerimize en coşkulu ve kararlı şekilde devam edeceğiz.

Eğitimin ve ülkenin gidişatından rahatsız olan tüm toplum kesimlerini de eylem ve etkinliklerimize katılmaya, gidişattan rahatsızlık duyan herkesi geleceğine sahip çıkmaya çağırıyor, bütün demokrasi güçlerini birleşik bir mücadeleye davet ediyoruz”

yukarı çık
0
Paylaşım