Menu
RSS

Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri: İşçiler, Sizin Yarattığınız Krizin Yükünü Taşımayacak

Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri: İşçiler, Sizin Yarattığınız Krizin Yükünü Taşımayacak

Antalya Emek ve Demokrasi Güçlerinden direnişteki işçilere destek geldi. Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri Migros, Farplas, Yemek Sepeti ve

süren diğer direnişlerle dayanışma amacıyla Konyaalti ilçesinde bulunan 5 M Migros önünde eylem gerçekleştirdi. Burada yapılan açıklamada konuşan Gürkan Gülseven; “Yoksulluğa pahalılığa direnmek haktır. Ekonomik krizin yükünü taşımak istemeyenler, işçiler hemen hemen bütün sektörlerde direnişe geçmişler ve

hakları için mücadele etmektedirler. Plastikten gemi sökümüne, depo işçilerinden kuryelere, liman işçilerinden çorap işçilerine kadar on binlerce işçi direniştedir. Haklarını aramakta örgütlenmekte ve eyleme geçmiş durumdadır.

Haberin Videosu:

AKP iktidarı ve sermaye, hakkını arayan işçilerin karşına baskı politikaları, işten atmalar, sendikasızlaştırma politikaları ile çıkmaktadır. Bütün baskı ve yıldırma politikalarına rağmen birçok işçi direnişi kazanımla sonuçlanmakta işçiler haklarına kavuşmaktadır.

Bugün burada hakları için direnen ve baskı altına alınan Migros işçilerine destek için toplandık. Pandemi koşullarında hayatın devamlılığını sağlayan, herkes eve kapanabilirken çalışmak zorunda olan market işçilerinin yanındayız.” İfade edildi.

Açıklamaya EMEP, SOL Parti, CHP, HDP, demokratik kitle örgütleri ve sendikalardan katılanlar oldu.

Açıklamanın tam metni:

Ülkemiz yine tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birini yaşıyor. Krizin bütün yükü emekçilerin sırtına yıkılmaya çalışılmakta, bir yandan ücretler düşük tutulmaya çalışılırken, diğer yandan temel ihtiyaç maddelerine, iğneden ipliğe her şeye aşırı zamlar gelmektedir.

AKP iktidarı, yirmi yıldır sürdürdüğü neoliberal politikalarla kamunun tasfiyesini gerçekleştirmiş, ülkemizde zaten sınırlı olan sosyal devlete uygulamalarına ait ne varsa tasfiye etmiştir. Geçmiş kriz dönemlerinde, halkı en azından temel gıda maddeleri yönünden fiyat artışlarından koruyan

kendi kendi yeterli tarım sistemi de AKP eliyle tasfiye edilip dışa-emperyalizme bağımlı hale getirilmiştir. Artık en ufak kur artışında, ekmek fiyatı bile artar hale gelmiştir. Geçmiş sosyal devletin ulaşım, barınma, enerji, sağlık, eğitim gibi ucuz veya parasız uygulamaları ise bugün pahalı ve paralı hale getirilmiştir.

Çıplak ücretlerimiz, emekli maaşlarımız, yevmiyelerimiz vahşice işleyen kapitalizm altında ve ekonomik krizler karşısında elimizde kalan son şeyler olmuştur.

Ne yılbaşında açıklanan asgari ücret, ne de yalancı TÜİK’ in marifetiyle düşük gösterilen enflasyon oranları ve karşılığında açıklanan memur ve emekli maaşları halkın derdine ilaç olamamaktadır. Emekliye yapıldığı söylenen güzellik bir yalandır. Emeklilerin üçte biri 2.500 TL maaşta eşitlenmiş ve yoksulluğa mahkûm edilmiştir.

İşçilere verilen zamlı asgari ücret işçinin eline bile geçmeden enflasyon karşısında erimiş pul olmuştur.

Bu ülkenin yoksulları, işçileri, emeklileri bir yandan reva görülen sefalet ücretlerinin diğer yandan hayat pahalılığının altında ezilmektedir. Ve anlaşılmıştır ki bu krizin sonu görünmemektedir.

Yoksulluğa pahallılığa direnmek haktır

Ekonomik krizin yükünü taşımak istemeyenler, işçiler hemen hemen bütün sektörlerde direnişe geçmişler ve hakları için mücadele etmektedirler. Plastikten gemi sökümüne, depo işçilerinden kuryelere, liman işçilerinden çorap işçilerine kadar onbinlerce işçi direniştedir. Haklarını aramakta örgütlenmekte ve eyleme geçmiş durumdadır.

AKP iktidarı ve sermaye, hakkını arayan işçilerin karşına baskı politikaları, işten atmalar, sendikasızlaştırma politikaları ile çıkmaktadır. Bütün baskı ve yıldırma politikalarına rağmen birçok işçi direnişi kazanımla sonuçlanmakta işçiler haklarına kavuşmaktadır.

Bugün burada hakları için direnen ve baskı altına alınan Migros işçilerine destek için toplandık. Pandemi koşullarında hayatın devamlılığını sağlayan, herkes eve kapanabilirken çalışmak zorunda olan market işçilerinin yanındayız.

Bağımsız sendika DGD-SEN’e üye Migros depo işçileri insanca yaşayabilecek kadar ücret zammı, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması ve keyfi prim kesintilerine son verilmesi talepleriyle 3 Şubat’tan beri direniyor.   Migros yönetimi bu talepleri karşılamak yerine 257 Migros depo işçisini işten çıkararak ve

kamuoyunu aldatıcı açıklamalar yaparak direnişi kırmaya çalışıyor.  

Migros işçisinin yanlız olmadığını dosta düşmana göstereceğiz.  Migros işvereni atılan işçileri geri alana kadar, işçilere haklarını verene kadar Migros’tan alışveriş yapmayacağız. Migros işverenini buradan bir kez daha uyarıyoruz. İşçilerin haklarını verin, işten atılan işçileri geri alın.

Aksi takdirde işçi düşmanı politikalarınızın bedelini bu halk size ödetecek.

yukarı çık
0
Paylaşım