Antalya Ortak Düşün Meclisi’nde Gündem ‘Savaş’

Toplantıda AÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Öztürk savaşı ‘tarih’ penceresinden değerlendirdi.

Kısa adı ANODEM olan Antalya Ortak Düşün Meclisi, Ramazan öncesi son toplantısında yine güncel bir konuyu ele aldı. Crowne Plaza Otel’de gerçekleştirilen toplantının konusu Rusya-Ukrayna savaşı, konuğu ise Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Öztürk’dü.

Moderatörlüğünü Eşref Ural’ın yaptığı toplantıda uluslararası ilişkilerde güncel sorunların başında gelen Rusya-Ukrayna Savaşına tarihsel bir bakış açısıyla yaklaşan Öztürk, ‘kardeş’ diye tanımladığı iki ülke arasında yaşananları ‘Rusya-Batı mücadelesi’ olarak nitelendirdi.

“Slav soy ağacının doğu dalında yer alan Ruslar ve Ukraynalılar kardeş bir halktır” diyen Öztürk, “Dillerinde farklılıklar olmakla birlikte zihni ve ruhi bütünlükleri tarihten günümüze değin intikal etmektedir. O halde neden kardeş kavgası yaşanmaktadır?

Kardeşleri kine ve nefrete sürükleyen duygunun altında yatan açmazlar nelerdir? Neden bir başka Slav ülkesi olan Polonya’nın tarihte uyguladığı rolü ve misyonu Ukrayna takip ettirmektedir? Mesele sadece Jeopolitik midir? Yoksa ekopolitik ve teopolitik uzuvları var mıdır?

Mesele sadece Ukrayna’nın NATO’ya dâhil edilip edilmemesi midir? Yoksa Rusya’nın Doğu Avrupa’da yayılma ve SSCB’yi yeniden diriltme ülküsü müdür?” sorularını sordu.

Rusya-Batı Mücadelesi

Konunun tarihsel açıdan ele alınmasının yaşanan savaşla ilgili bir nebze de olsa fikir vereceğini kaydeden ve ANODEM üyelerine 988’den bugünlere bölgede yaşananları özetleyen Dr. Öztürk şöyle devam etti: “Rusya Ukrayna Savaşı bir Kiev-Moskova mücadelesinin ötesinde uluslararası sistem analizinde

Rusya-Batı rekabeti olarak karşımızda duruyor. Ukrayna Batı’nın elinde dün Polonya’ya verilen rolün günümüzdeki uygulayıcısı konumundadır. Karadeniz Güç Hâkimiyeti ve Doğu Avrupa Güvenliği ile birlikte meseleler çetrefilli hale getirilirken ABD’nin hegemonya pozisyonundaki tartışmalar

Çin ile Rusya’yı sorunları karşısında yakınlaştırmaya yetmiştir. Ukrayna Savaşı ise tahminlerin ötesinde sonuçlar ortaya çıkarmaya elverişli bir zemindir. Bu minvalde enerjiden güvenliğe, mülteci meselesinden gıda sorunlarına değin önemli sorunlarla küresel siyasete kalıcı etkileri olması kuvvetle muhtemeldir.

Savaş dezenformasyon cephesinde de giderek şiddetini arttıracaktır. Batı’nın beklentisi ekonomik yaptırım ve medya üzerinden elde edeceği çıktılarla Rusya’nın içinden sonuç almaktır. Rusya’nın beklentisi ise Ukrayna’nın NATO’lu ya da NATO’suz şekilde Batı’nın hipnozundan çıkarılmasıdır.

Rusya Ukrayna’dan az almak Ukrayna ise çok vermek istememektedir. Savaşı durdurmak Rusya’nın ve Ukrayna’nın iç dinamiklerini ilgilendirdiği kadar ABD ve İngiltere’nin başını çektiği Batı dünyasının pozisyonuyla da doğrudan ilgilidir”