Antalyalı Kadın Üçüncü Kez Hayata 'Merhaba' Dedi

Antalya’da 6 yıl önce Prof. Dr. Alihan Gürkan’ın gerçekleştirdiği böbrek nakli ile hayata tutunan 66 yaşındaki Gülhiz Baykam, pankreasında tıkanıklık nedeniyle ölümle burun buruna gelince yine Alihan Gürkan’ın gerçekleştirdiği ameliyatla üçüncü kez yaşama 'merhaba' dedi.

Baykam, tedavi olmak için ilk teşhisinin konduğu Amerika yerine Antalya’yı seçtiğini belirterek, "Türk doktorları dünya çapında başarılar elde ederken, orada ameliyat olmayı bir an bile düşünmedim. Sağlığıma ülkemde kavuştuğum için çok mutluyum" dedi.

61 Yaşında Böbrek Nakli Oldu

32 yaşına kadar ara ara şikayetler yaşayan Gülhiz Baykam, polikistik böbrek hastası olduğunu öğrendikten sonra ameliyat oldu fakat ameliyatta hiçbir şey yapılamadı. 61 yaşına kadar düzenli kontrollerine devam etti ve hastalığını da böylelikle kontrol altında tuttu.

Baykam’a 2011 yılında böbrek nakli olması gerektiği söylendi. Nakil için Prof. Dr. Alihan Gürkan’a başvuran Baykam, başarılı bir nakilden sonra hayatına devam etti ve düzenli kontrollerini ihmal etmedi. 2014 yılında şiddetli bir atak yaşadı.

Yine mide bölgesinde sancı ve ağrı hissetti. Yapılan tetkikler sonrasında pankreasında bir tıkanma olduğu söylendi ve tıkanıklığın açılması iki kere ERCP yapıldı fakat başarılı olunamadı.

Pankreasında Kitle Fark Edildi

Pankreasındaki tıkanıklık nedeniyle ameliyat olması gerektiği söylenen Gülhiz Baykam, birçok doktora başvurdu. En sonunda sadece pankreasındaki kitleyi alabileceklerini ileten Amerika’daki Mayo Clinic’e bir umutla gitti. Fakat orada da tüm pankreasının alınması gerektiği söylendi.

Tedavisini hemen planlayabileceklerini ileten doktorlara ameliyatı orada olmayacağını söyledi ve 6 yıl önce böbrek naklini gerçekleştiren doktorunu görmeye karar verdi. Memorial Antalya Hastaneleri Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alihan Gürkan’a başvurmak için Antalya’ya geldi.

"Doktorlarımız Ve Hastanelerimiz Zaten Dünya Çapında"

Prof. Dr. Gürkan’a başvuran Baykam şunları söyledi:

“6 sene önce böbrek naklimi yapan doktorumun katıldığı her televizyon programını izlemeye, yer aldığı haberleri okumaya devam ettim. Her zaman saygıyla hatırladığım, minnet duyduğum biriydi. Tabi o zamanlar onun beni tekrar hayata bağlayacağını bilemezdim.

Hatta 2014 yılında pankreas kanseri ile ilgili katıldığı televizyon programını izledikten bir süre sonra bende bu şikayetler başladı. Amerika’ya gitme sebebim bana sadece pankreastaki kitleyi alabileceklerini söylemeleriydi. Fakat gittikten sonra pankreasımı tamamen almaları gerektiğini ilettiklerinde bir dakika bile kalmayı düşünmedim.

İlk aklıma gelen doktorum oldu ve beni hayata bir kere bağladı, yine bağlar diye düşündüm. Türkiye’de beni tanıyan, hastalığımı bilen, her yönüyle beni takip edebilecek güvendiğim bir doktorum varken Amerika’da ameliyat olmak istemedim.”

"Torunumu Doyasıya Kucaklamak İstiyorum"

Geçirdiği ameliyattan sonra umduğu hayatı yaşayacağını ileten Gülhiz Baykam, “İnsan yaşadıkça hayalleri bitmiyor. Ben de bundan sonra sağlıkla yaşayacağıma inanıyorum. Çocuklarım ve torunlarımla güzel anılar biriktireceğim.

Bir tane torunum var ve ben onu sağlığım elvermediği için şimdiye kadar kucağıma alamadım. Hep uzaktan kokladım. Böbrek naklinden sonra hastalık bir türlü peşimi bırakmadığı için dikkatli olmak zorundaydım. Bundan sonra sevdiklerime sarılarak, onlarla kucaklaşarak günlerimi geçireceğim. Bunu düşünmek, hayalini kurmak bile harika” diye konuştu.

"Bundan Sonra Sağlıklı Bir Yaşam Süreceğine İnanıyorum"

Ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Alihan Gürkan ise, “Gülhiz Hanım’a 2006 yılında böbrek nakli yapmıştık. Bize ikinci kez geldiğinde pankreas kanalından köken alan ve kötü huylu tümöre çevirme riski olan lezyonlar vardı.

Bunun için daha önce tedavi denemeleri olmuş, üçüncü kez bu lezyonlar nüksettiğinde ise dünyada önemli sağlık merkezlerinden biri olan Mayo Clinic’e başvurmuş. Orada da geçirdiği operasyonlardan dolayı ameliyatın zor olabileceği ve pankreasın hepsinin alınması gerektiği söylenmiş.

Böbrek naklini benim yapmış olmam ve bize güvendiği için burada tedavi olmayı tercih etti. Kitleleri mide ve kalın bağırsağına yapıştığı için hastamızın bu organlarının bir kısmı ile birlikte tüm pankreasını çıkardık. Ameliyatında, tümör geliştirebilecek tüm lezyonları temizlendi. Bundan sonra sağlıklı bir yaşam süreceğine yürekten inanıyorum” dedi.