Zafer Partisi Antalya İl Başkanı Acan: Ümit Özdağ'a Yapılan Hukuksuzluk Kabul Edilemez!

iktidarın gerçekleri saklamak için muhalefeti susturmaya çalıştığını söyledi.

Acan, Zafer Partisi’nin Türkiye’deki mülteci krizi, ekonomi ve milli servetlerin yabancılara devri gibi konuların gündeme gelmesini sağladığını, bu yüzden de hedef alındığını vurguladı.

"Ümit Özdağ, Türkiye’nin Gerçeklerini Konuştuğu İçin Susturulmak İsteniyor!"

Zafer Partisi Antalya İl Başkanı Nazmi Acan, Ümit Özdağ’ın Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasından aklanmasına rağmen tutukluluğunun devam ettirilmesini siyasi bir operasyon olarak değerlendirdi:

"Genel Başkanımızın Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasından aklanmasına rağmen, halkı kin ve düşmanlığa teşvik ettiği iddiasıyla tutuklu kalmaya devam etmesi tamamen siyasi bir karardır. Ümit Özdağ, Türkiye’nin gerçeklerini dile getirdiği için susturulmak isteniyor.

Bu bir yargı süreci değil, siyasi bir operasyondur!"

Acan, Zafer Partisi'nin Türkiye’de özellikle mülteci sorunu, ekonomik kriz ve milli servetlerin yabancılara devredilmesi gibi konuların konuşulmasını sağladığını, bu yüzden de iktidarın hedefinde olduğunu belirtti:

"Ülkemizde Suriyeliler, Afganlar, Pakistanlılar, kontrolsüz bir şekilde sınırdan giriyor ve bunun sonucunda ülkemizdeki ekonomik dengeler altüst oluyor. Kira fiyatlarından işsizliğe kadar her şeyin sebebi bu düzensiz göçtür. Ümit Özdağ bunları dile getirdiği için hedef alınıyor."

"Botaş Ve Türk Hava Yolları Satılıyor Mu?"

Acan, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın Türkiye’nin stratejik kurumlarının yabancılara satılacağı yönündeki iddialarının ardından hükümetin panikle yalanlamalar yaptığını, ancak gerçeklerin kamuoyuna açıklanmadığını söyledi:

"Ümit Özdağ, Türk milletinin son varlıkları olan BOTAŞ, Türk Hava Yolları ve Devlet Demiryolları’nın satışa hazırlandığını açıkladı. Bunun üzerine İletişim Başkanlığı anında bir açıklama yaparak ‘Böyle bir satış söz konusu değildir’ dedi. Ancak Türk Hava Yolları’nın borsa hisselerine baktığınızda

yabancı sermayenin büyük paylara sahip olduğunu görüyoruz."

Acan, hükümetin gerçekleri gizlediğini ve halkın aldatıldığını belirterek şunları ekledi:

"Borsada işlem gören şirketler tabii ki hisse devri yapabilir. Ancak kritik olan nokta, bu hisselerin altın hisseler olup olmadığıdır. Eğer altın hisseler yabancılara devredilmişse, o şirketin ortağı artık yabancıdır ve kontrol onlara geçmiştir. Hükümet, bu tür gerçekleri halktan gizleyerek yanlış bilgilendirme yapıyor!"

"Biz Olmasak Mülteci Krizi Hala Saklanıyordu!"

Acan, Zafer Partisi’nin Türkiye’de mülteci sorununun görünür olmasını sağladığını ve hükümetin bu gerçekleri uzun süre sakladığını ifade etti:

"Zafer Partisi olmasaydı, mülteci krizi bu kadar konuşuluyor olur muydu? Bugün ülkemizde kaçak göçmenler, soygunlar, gasp olayları ve yasa dışı faaliyetler her gün yaşanıyor. Ancak hükümet bunu gizlemek için elinden geleni yapıyor. Medya tarafsız olmadığı için gerçekleri saklıyor,

ulusal kanallar sessiz kalıyor. Ama biz susmayacağız!"

Acan, Türkiye’nin sınır güvenliğinin tamamen kaybolduğunu, ülkeye giren kaçak göçmenlerin askeri disiplinle geldiğini ve ciddi bir güvenlik tehdidi oluşturduğunu belirtti:

"Bugün ülkemize giren kaçak göçmenlere baktığımızda, tek sıra halinde, askeri düzenle ve sırtlarında çantalarla sınırlarımızdan içeri girdiklerini görüyoruz. Kim bunlar? Bu çantaların içinde ne var? Ülkeye uyuşturucu mu sokuluyor, silah mı getiriliyor? Kimse bunun cevabını vermiyor!"

"Zafer Partisi Susmayacak, Mücadeleye Devam Edecek!"

Zafer Partisi Antalya İl Başkanı Nazmi Acan, Zafer Partisi’nin Türkiye’nin gerçeklerini dile getirmeye devam edeceğini ve Ümit Özdağ’ın tutuklanmasına rağmen mücadeleden asla vazgeçmeyeceklerini vurguladı:

"Hukuksuzluk, yalanlarla örtülemez. Biz Türk milletinin haklarını savunmaya devam edeceğiz. Ümit Özdağ yalnız değildir, Zafer Partisi susturulamaz!"

Acan, halkı bilgilendirme mücadelelerini sürdüreceklerini ve Zafer Partisi’nin Türkiye’nin geleceği için sonuna kadar direneceğini belirtti:

"Bu ülke sahipsiz değildir! Türkiye’yi yönetenler halka hesap vermek zorundadır. Biz gerçekleri söylemeye devam edeceğiz ve hiçbir baskı bizi durduramayacak!"