Uğur Mumcu Antalya’da Kitlesel Bir Törenle Anıldı
- Yazan Kaktus Haber
CHP ve ADD, 24 Ocak’ta Uğur Mumcu ve demokrasi şehitlerini andı. Cumhuriyet Meydanı’nda anma töreni düzenlendi. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması sonrası
Cumhuriyet İçin Elele Platformu Sözcüsü ve ADD Antalya Şube Başkanı İbrahim Daş konuşma yaptı. Daş konuşmasında!
“Türkiye'de her anlayıştan insanımız Uğur Mumcu'nun dürüstlüğüne güven ve saygı duyduğu için ölümünden sonra arkasından milyonlar yürümüş ve sahip çıkmıştı” dedi.
Anma törenine CHP Antalya milletvekilleri Aliye Coşar ve Cavit Arı, Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal, Konyaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, Eğitim İş Antalya Şubelerinin Başkan ve yöneticileri, çeşitli demokratik kitle örgütlerinin üyeleri ile çok sayıda halk katıldı.
“Daha derneği kuralı bir yıl olmamıştı!
Atatürkçü Düşünce Derneği kurucu Genel Başkanı; Atatürkçülüğün ve tam bağımsızlığın ödün vermez savunucusu, Prof. Dr. Muammer Aksoy, 31 Ocak 1990 günü saat 19.05'te Ankara
Bahçelievler'deki evine giderken şehit edilmişti...
Prof. Dr. Muammer Aksoy'un cenaze töreninde, kalabalığın en önünde, fotoğrafını taşıyan kişi ise Uğur Mumcu'ydu!
Hukukçu-Gazeteci Yazar, Uğur Mumcu da 24 Ocak 1993'de emperyalizm tarafından şehit edildi.
Türkiye'de her anlayıştan insanımız Uğur Mumcu'nun dürüstlüğüne güven ve saygı duyduğu
için ölümünden sonra arkasından milyonlar yürümüş ve sahip çıkmıştı...
O günden bugüne toplumu şoka sokan eylemler ise aralıksız devam etti!
Cinayetler, darbe davaları, bombalı eylemler ve daha niceleri...
Mustafa Fehmi Kubilayları, Muammer Aksoyları, Uğur Mumcuları, Bahriye Üçokları, Ahmet
Taner Kışlalıları, Abdi İpekçileri, Gaffar Okkanları, Necip Hablemitoğluları, Mustafa Yücel
Özbilginleri, Kuddusi Okkırları, İlhan Selçukları, Albay Ali Tatarları, Vural Avarları ve binlerce vatanseveri; şehit verdik ve ne yazık ki hala vermeye devam ediyoruz...
Onlar; vatanımızın bütünlüğü, Milletimizin birliği için adalet ve demokrasi için kısacası Tam
Bağımsız Türkiye için şehit oldular... Hepsini saygıyla ve minnetle anıyorum.
Onlar, gericiliğe, bölücülüğe, ırkçılığa, işgale, sömürüye ve hırsızlığa, her türlü yozlaşmaya ve yabancılaşmaya karşı mücadele verdiler.
Tüm bunların suçlusu emperyalizme ve işbirlikçilerine karşı mücadeleyi kazanmak ise
Atatürk'ün manevi mirasçıları olarak hepimizin tarihi görevidir!
Uğur Mumcu Araştırma Gazetecilik Vakfı (um:ag) 24-31 Ocak tarihlerini "Adalet ve Demokrasi
Hatasi ilan etmiştir. Her yıl bir ana tema ile anma etkinlikleri gerçekleştirilmektedir.
Bu yil ki tema ise "Vicdan sustu, hukuk sustu, insanlık sustu!" olarak belirlendi.
Haberin Videosu:
Uğur Mumcu, her zaman Türkiye'yi bekleyen tehlikeleri işaret etmiştir. Uğur Mumcu'nun doğruları bugün için de hala geçerlidir.
Siyaset-Ticaret-Medya-Terör ilişkilerinin, ABD emperyalizmi ile bağlarını halkımıza anlatmış ve hep haklı çıkmıştır.
25 Ağustos 1975'te "Vicdan sustu, hukuk sustu, insanlık sustu" demişti.
Bugün yaşasaydı vicdan da hukuk da insanlık da yok derdi!
Türkiye, sun yirmi yıldır tarihinin en uzun ve en karanlık gecesini yaşıyor.
Bunca zaman içinde ülkemizde ve bölgemizde bu kadar da olmaz dedirtecek çok şey yaşandı.
Komşularımız parçalandı.
Adaletin, demokrasinin ve bağımsızlığımızın merkezi olan TBMM etkisiz ve yetkisiz hale getirildi!
Atatürk’ün kurduğu rejim değiştirildi. Salgınlar bahane edilerek ekonomimiz sıfırlandı.
Artık Türkiye bağımsız değildir! Adalet de demokrasi de yoktur...
Ancak buna rağmen milletimiz umudunu yitirmedi, hep birliğini korudu.
En önemlisi de Türkiye'yi kuran, Müdafaa-i Hukuk ruhuna sahip çıkmaya devam etmektedir.
Tüm ayrılıklarımızı ertelemek ve sabırla bir arada durmak zorundayız.
Tüm şehit ve gazilerimize borcumuz var...
Unutmayın, bizler de vicdan var, hukuk var, insanlık var!
Daha sonra söz alan CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı yaptığı konuşmasında şunları söyledi;
“32 yıl önce bugün soğuk bir Ankara sabahında bu memleketin en cesur kalemlerinden biri olan, ilkelerinden asla taviz vermeyen, araştıran, sorgulayan, kalbi aydınlık bir Türkiye için çarpan bir aydınımızı, bir yurtseverimizi, Uğur Mumcu’muzu karanlık güçler elimizden aldı.
Onlar sandılar ki, Uğur Mumcu bir bedendir, ölümlü bir fanidir. Onu katlederek sustururuz, onu katlederek zihinlere korku salarız.
Susturamadılar, susturamazlar da!
Uğur Mumcu; yolsuzluklardan ve yasaklardan arınmış, emeğin en yüce değer olduğu, en temel insan haklarının korunup güçlendirildiği, sosyal bir hukuk devleti anlayışına dayanan, bilimi, aklı, laikliği pusula edinen tam bağımsız ve gerçekten demokratik bir Türkiye mücadelemizde yaşıyor!
Haberin Videosu:01
‘Ben Atatürkçüyüm.... Ben, cumhuriyetçiyim... Ben lâikim... Ben antiemperyalistim... Ben tam bağımsız Türkiye'den yanayım... Ben insan hakları savunucuyum... Ben, terörün karşısındayım... Ben, yobazların, hırsızların, vurguncuların, çıkarcıların düşmanıyım.
Öyleyse vurun, parçalayın, her parçamdan benim gibiler beni aşacaklar doğacaktır.’
Uğur Mumcu bugün milyonlarca yurtseverin kalbinde, zihninde yaşıyor!
Haberin Videosu:02
1980 ve sonrası siyasal islamın başladığı dönemlerdir. Uğur Mumcu dinci kadrolaşmaya dikkat çekip, tarikatların devlet içinde nasıl örgütlendiğini, nasıl tehlikeli bir noktaya geleceklerini anlattı. SİYASET-TİCARET-MAFYA üçgeninde suç örgütlerinin devletin birtakım odaklarının kontrolünde nasıl güçlendiğini,
toplumsal ve siyasal hayatı nasıl terörize ettiklerini, gelecek adına nasıl tehditler oluşturacağını anlattı. Onlarca sayfa daha yazarız Uğur Mumcu’nun haklı çıktığı konuları. Başımızdaki bela TEK ADAM REJİMİ, Uğur Mumcu’nun tarif ettiği, uyardığı, öngördüğü dinci gericiliğe,
tarikatlara, cemaatlere yaslanan, mafyaları koruyup kollayan, kendine yakın bir sermaye grubu kurarak kamunun bütün kaynaklarını onlara peşkeş çeken bezirgan bir iktidardır!
Uğur Mumcu’nun da dediği gibi; ‘Her kim ki din sömürüsünü kullanır, bir süre yararlı olur belki, ama sonunda mutlaka seçim sandığında yenilgiye uğrar. Halk affetmiyor, din sömürüsünü affetmiyor halk.
BOP projesinin uygulanmasının başladığı dönemde ‘Ben BOP projesinin Eş Başkanıyım’ dediği Orta doğunun parçalanmasına şahit olduk. Tam anlamıyla bataklığa saplanan, memleketi karanlığa hapseden TEK ADAM REJİMİ’nin artık son günlerindeyiz.
Ne kadar kaçarlarsa kaçsınlar ilk kurulacak sandıkta yenilecekler! Örnek aldıkları o tüm partiler gibi tarihin tozlu sayfalarına karışacaklar!” Türk ulusunun fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür seçkin evlatlarının katlinden birinci derecede sorumlu emperyalizm, çeyrek yüzyıldır başta Muammer Aksoy,
Çetin Emeç, Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok, Necip Hablemitoğlu ’da olmak üzere Uğur Mumcu’suz bir Türkiye’de daha rahat hareket olanağı bulması nedeniyle son derece mutludur.
Ancak Araştırmacı Gazeteciliğin lideri, Cumhuriyetin, çağdaşlığın, demokrasinin, Atatürk devrimlerinin, ulusal bütünlüğün yılmaz savunucusu Uğur Mumcu’nun kaybından duyduğumuz acıyı bir kez daha ifade ederken, onun hatırasına ve fikirlerine her zaman sahip çıkacağımızı kamuoyuna bildiriyoruz.” Diye konuştu.