Antalya Yeşil Sol Parti Adayları Basınla Buluştu

Emek ve Özgürlük İttifakı bileşenlerinden Halkların Demokrasi Partisi (HDP) Antalya İl Eş Başkanı Ahmet Kaya, SeaLife Otel’de düzenlenen basın toplantısının açılış konuşmasını yaptı.

Kaya, seçim çalışmalarına ilişkin kısa bilgi verdi. Yeşil Sol Parti Antalya İl Başkanı Mustafa Vakit de 14 Mayıs milletvekili genel seçimlerinde Yeşil Sol Parti Antalya listesinde yer alan 17 adayı tek tek tanıttı. Bazı adayların saha çalışmalarında olması nedeniyle toplantıya katılmadığı belirtildi.

Aday tanıtımının ardından konuşan Yeşil Sol Parti Antalya 2’nci sıra Milletvekili Adayı Canan Çalağan, Yeşil Sol Parti çatısı altında kritik bir seçime gidildiğini söyledi. 14 Mayıs seçimlerinin tarihsel bir eşikte yapıldığını kaydeden Çalağan, listesinde yer aldıkları Yeşil Sol Parti’nin

kadın ve toplumsal mücadele bakımından önemine işaret etti. Kendisinin de bir KHK’lı olduğunu hatırlatan Çalağan, 22 yıllık emeğinin bir sabah çıkarılan kararnameyle gasp edildiğini belirterek, “Emeği gasp edilen, zulüm gören, dili yok sayılanlar olarak Yeşil Sol Parti’de mücadele veriyoruz.

Parlamentoda yıllardır toplumun yaşadığı tüm sorunları dile getirmek amacıyla yola çıktık. AKP-MHP ittifakının talan politikalarına karşı mücadele veriyoruz. Tüm haklarımızın yeniden kazanıldığı, kadınların şiddete maruz kalmadığı, yoksulluğun ve yolsuzluğun yaşanmadığı bir rejimin inşası için mücadele edeceğiz.

Ezilenlerle, yok sayılanlarla birlikte yeni bir anlayışın inşa süreci için çağrıda bulunuyoruz. 700 kadın aday adayı oldu, 35 kadın arkadaşımız seçilebilir sırada aday gösterildi. En az 100 vekil diyoruz. Parlamentoya gitmeye hazırız.

Antalya ve Türkiye’de yaşayanları ve özellikle kadınları Yeşil Sol Parti çatısı altında mücadele etmeye çağırıyoruz” dedi.

Yeşil Sol Parti Antalya 1.inci sıra Milletvekili Adayı Saruhan Oluç da önemine işaret ettiği 14 Mayıs seçimlerinin “bir kader, bir karar seçimi” olacağını vurguladı. “Otokrasiyi mi, demokrasiyi mi tercih edeceğiz?” diye soran Oluç, bu sorunun yanıtının verileceği bir seçim olduğundan 14 Mayıs’ı önemsediklerini vurguladı.

Cumhuriyetin birinci yüzyılı biterken, 2’nci yüzyıla girerken bu kararın verilmesi gerektiğini kaydeden Saruhan Oluç, “Türkiye şu anda ’demokrasisizlik’ sorunu yaşıyor. Bu demokrasisizlik meselesinden uzaklaşıp demokrasiyle 2’nci yüzyılı taçlandıracak mıyız, bu önemli.

Antalya’da oy vereceklerin bu anlayış ve vicdanla oylarını kullanmaları gerekiyor. Bu seçim partilerin kendilerini ölçeceği bir seçim değil. Büyük bir enkazla karşı karşıyayız. AKP-MHP ittifakı bu enkazı yarattı. Bunların bıraktığı enkazın benzeri hiçbir dönemde görülmedi” diye konuştu.

Ekonomi ve sosyal politikalar alanında da büyük bir krizin yaşandığına işaret eden Oluç, şunları söyledi: “Geniş tanımlı işsizlik 9 milyona ulaştı. ‘Verin yetkiyi, görün etkiyi’ dediklerinde Türkiye’de işsiz sayısı 5 milyondu. Görüyoruz etkiyi... Gelir dağılımı eşitsizliği inanılmaz şekilde büyüdü.

2023 yılında 25 bin dolarlık bir milli gelir hedefleri vardı. Şu anda 3 bin dolar. Makro ekonomik dengeler altüst oldu. Emekçi ve işçiler üzerinde yaratılan tahribatlar çok büyük. Depremde resmi rakamlara göre 50 binden fazla insan hayatını kaybetti.

Can kaybının açıklanan resmi rakamların çok üzerinde olduğu da söyleniyor. Bu yaşananların siyasi sorumlusu bu iktidardır, Erdoğan, Soylu, bakanlar ve yöneticiler başta olmak üzere AKP-MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakıdır.”

Halkın iradesinin gasp edilmesi ve demokrasiye yönelik tahribatlara da değinen Saruhan Oluç, Antalya’yı mecliste en güçlü şekilde temsil edeceklerini ifade ederek, şöyle konuştu: “Seçilen belediye başkalarımızın 5’i hariç tamamının yerine kayyımlar atandı. Halkın iradesi gasp edildi.

Bu kayyım atamalarıyla büyük bir yolsuzluk batağı yaratıldı. Atadıkları kayyımları yolsuzluktan değiştirdiler. Bu iktidar siyasi rehine operasyonları yaptı. Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ gibi birçok siyasetçi haklarında bir hüküm olmadan rehin olarak cezaevinde tutuluyor.

14 Mayıs’ta halk bütün bunların hesabını soracak. 14 Mayıs günü, halkın sandıkta bu iktidardan hesap sorma günüdür. Elbette kayyımın, depremin, yolsuzlukların hesabını soracağız. Bu halk bunların hesabını sandıkta ve yargı önünde elbette soracak. Bu normal bir zamandaki seçim değildir.

Bu anlayışla halkın oylarını Yeşil Sol Parti’ye vermelerini istiyoruz. HDP’ye kurulan tuzağı gördüğümüz için Yeşil Sol Parti çatısı altında seçimlere giriyoruz. Bir oy bile kaybetmeye tahammülümüz yoktur. Mecliste en güçlü grubu kurmak için bütün oylar Yeşil Sol Parti’de toplanmalıdır.

Antalya’da da en iyi sonucu alacağımıza inanıyorum. Mecliste Antalya’yı en güçlü şekilde temsil edeceğiz. Mesele bu iktidarı değiştirmektir. Büyük ve asıl hedef budur, bu hedefe kilitlenmeliyiz. Bütün sorunların çözümü için öncelikle bu iktidarı değiştirmemiz gerekir.”

Konuşmaların ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Saruhan Oluç, “Bu seçimlerde keskin bir değişim bekliyor muyuz? Seçim anı geldiği zaman sadece Türkiye’de değil, dünyada da bu böyledir, kamuoyu anketlerinin yanıldığını görüyoruz. Kamuoyunda iktidara büyük bir tepki var.

Hem cumhurbaşkanlığı seçiminde hem de parlamento seçimlerinde bu iktidar kaybedecektir. Kaybetmesi için de mücadele ediyoruz. Çoğunluğu kaybetmeleri için güçlü bir grup kurmaktan bunu kastediyorduk” dedi.

Saruhan Oluç, seçim güvenliğine ilişkin soruya ise şu yanıtı verdi: “Seçim güvenliği konusunda Allah aşkına böyle bir ülke gördünüz mü? Seçim güvenliğinden sorumlu olan İçişleri Bakanı, Ulaştırma Bakanı ve Adalet Bakanı bir partinin milletvekili adayı ve halen bakanlıkları sürüyor değil mi?

Böyle bir ülke var mı dünyada? Muz cumhuriyeti denirdi ya, yani oralarda bile bu kadarı olmamıştır. Böyle bir hukuksuzluk, böyle bir siyasi arsızlık anlaşılır bir şey değil. Gideceksiniz bir partiden aday olacaksınız ama aynı zamanda seçim güvenliğinden sorumlu olan bakan olacaksınız.

Pes, görülmemiş bir şey. Dolayısıyla seçim güvenliği meselesi de çok siyasi bir meseledir. Sadece Yeşil Sol Parti ya da HDP’nin meselesi değildir. Bu kurumsal olarak gelecek açısından çok kötü bir örnek oluşturacak. Bunlar ortada hukuk falan bırakmadılar.”

Emek ve Özgür İttifakı Antalya bileşenleri şu partilerden oluşuyor: Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emek Partisi (EMEP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP)r Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) ve Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) bulunuyor.

İttifak ortağı olan Türkiye İşçi Partisi (TİP) ise bazı seçim bölgelerinde olduğu gibi Antalya’da da ayrı liste çıkarmıştı.