Antalya Sahillerini Koruma Güç Birliği: Boğaçay’da Tahribat-İnşaat Durdurulsun!

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımı düşünülen üç projeye tepkiler sürüyor. Boğaçay Projesi’ne bir tepki de Antalya Sahillerini Koruma Güç Birliği tarafından dile getirildi.

CHP Antalya eski milletvekili Gürkut Acar’ın okuduğu basın açıklamasında teknik konular detaylı olarak anlatılarak bu projelerin bir an öncve durdurulması talebi dile getirildi.

Yapılan basın açıklamasında şu görüşlere yer verildi:

Boğaçay’da ÇED Gerekli değil denilerek Hukuk çiğnenmiştir

“Boğaçay Projesi adı altında, projenin 1. Etabı ve dolayısıyla Konyaaltı Sahili Projesi inşaatı, çayın denize döküldüğü yerden başlanmış ve alana betonlar dökülmeye başlamıştır.

Boğaçay proje için; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı “ÇED gerekli değildir” denilerek, Antalya halkının rızası olmadan yapılmaktadır.

Boğaçay Projesiyle entegre edilmek istenen Konyaaltı yat limanı projesi için ise Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından kamuoyuna yeterli duyuru yapılmadan, bir oldubittiyle ÇED toplantısı yapılmış ve Antalya halkının toplantıya bir biçimde katılımı engellenmiştir.

Bütün Antalya’nın kaderini etkileyecek Boğaçay projesi ve Konyaaltı yat limanı projesi, hukuk atlatılarak yapıldığı için halk nezdinde yok hükmündedir ve de hükmü asla olmayacaktır.

Kamu arazilerinin beton projeler için satışıyla kamu hakları çiğnenmiştir

 Boğaçay’da yapılmak istenen proje için 18 Ağustos 2017 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan önemli bir gerçek vardır: Boğaçay projesi için hazineye ait araziler, Maliye Bakanlığı ile belediyenin proje esaslı olmak şartıyla hasılat paylaşımına göre 4706 sayılı

7. Madde gereğince, hazine parselleri satışı kararı alınmıştır. Hazineye ait arazilerin proje esaslı mülkiyet satışına izin verilmiştir.

Satışı öngörülen parseller Konyaaltı Çakırlar Mah. 21538 ada 1 parsel, Konyaaltı Liman Mahallesi 21523 ada 1,2,3,4 parsellerdir. Hazineye ait toplamda 775 dekar arazi, inşaat sözleşmesi yapılarak,

arsa payı karşılığında satılacak ve dolayısıyla 1,5 milyar TL’ye mal olması beklenen Boğaçay Projesi finanse ettirilecektir. Bu durumda Antalya’da kamunun arazileri halkın istemediği proje için satılmış olacak ve parası betona gömülecektir.

Halkın Kaliteli Suya Erişim Hakkı Çiğnenmiştir

Boğaçay 25 km. uzunluğunda yatağı ile 833 km2’lik bir alanı drene etmektedir. Alanda alınan yağış 1133 mm3 tür.

Boğaçay havzası Antalya’nın su ihtiyacını karşılayan çok sayıda karstik kaynağı içeren havzadır.

Bu nedenle,  halk evindeki çeşmesinden akan kaliteli suya erişmektedir. Yapılan proje ile bölgenin su kaynaklarının tuzlanmasına sebep olunacağından halkın kolayca kaliteli suya erişim hakkı yok edilecektir.

 DSİ’nin 2000 yılı raporlarına göre 2030 yılında nüfusun 2 589 939 kişi olacağı, Su ihtiyacının da 9,278 m3/s olacağı hesaplanmış ve Boğaçay kuyuları da su alınacak yerler olarak belirlenmiştir. Bu durumda belediye DSİ’nin aksine ve bilimsel verilere aykırı iş yapmaktadır.

Rantın çıkarı kollanarak halkın çıkarı çiğnenmiştir

Boğaçay projesini belediye 1 katrilyon(eski paraya göre) olarak açıklamıştır. 1 katrilyonluk proje halka yarar sağlamıyorsa ranta yarar sağlıyor demektir. Denizi, betona hapsedip karaya sokarak,

bölgenin doğasını altüst edecek bir projeye bu kadar para harcamak, sadece inşaat yaparak para kazananların işine yarayacaktır. Antalya halkı hem doğanın, hem de paranın çarçur edilmesine karşı çıkmaktadır.

Doğanın hakkı çiğnenmiştir

Doğa Boğaçay’da milyonlarca yılda bir ekosistem oluşturmuştur. Bu sistemin içinde çayın olmazsa olması sazlar, balıklar ve kuşlar yaşamaktadır.

Bu tür deniz kıyısındaki çaylarda hem çayın balıkları, hem de denizden gelen balıklar yaşamaktadır. Yayın balığı, siraz, yılan balığı ve çöpçü balığı Boğaçay’da yaşayan belli başlı balıklardır.

Türkiye Uluslar arası kuş göç yolları üzerinde bir ülkedir. Bu nedenle Türkiye’nin 470 kuş türünden 200’ünü Boğaçay’da farklı mevsimlerde görmek mümkündür. İçlerinde bütün dünyanın “nesli tehlike altında” diyerek

“kırmızı listede” yayınladığı türler de vardır ve Türkiye koruma taahhüdünde bulunarak imza koyduğu “Bern Sözleşmesine” aykırı davranmakta ve kuşlara ölüm fermanı çıkarmaktadır.

Dolayısıyla Boğaçay sadece taş, kum, çalı, sudan ibaret cansız bir ortam değil; tamamen yaşayanları, yıl içerisinde ziyaret eden kuşları ile canlı ve yaşam sunmaya çalışan bir yerdir ve de tahrip edilmemelidir.

Halkın Doğa-Sahil Kullanım Hakkı Çiğnenmiştir

Boğaçay projesine entegre sahilde bir de yat limanı yapılmak istenmektedir.

Toplamda 11 km’lik sahilinin 3 km’sini, daha önce Antalya limanı yapımında kaybeden Antalya halkına 8 km’lik bölüm kalmıştır. Şimdi ise 1,2 km’lik bölümünde yeni bir yat limanı yapılması istenmektedir.

Bu durumda sahilin daha da daralacağı ortadadır. Nüfusu artan şehirde sahilin daralması ters orantıdır ve halkın sahil kullanım hakkının çiğnenmesidir.

Antalya halkının nüfusu yaklaşık 2,5 milyondur (DSİ’nin tahminleri şimdiden gerçekleşmektedir) ve 8 km’lik sahilde günlük 60 bin insan denize girmektedir. Bu rakam özel günlerde, bayramlarda çok daha fazla olmakta ve halk adeta üst üste oturmaktadır.

Sahilini ayrıca yaz gecelerinde sıcaktan kurtulmak için “açık hava oteli” gibi kullanan halk, ilkbahar ve sonbaharda yürüyüş yapmak, piknik yapmak, hava almak, dostlarla buluşmak, balık tutmak için kullanmaktadır.

Sahilini bir çok amaç için kullanan halkın isteklerine sırtını dönen belediye inşaat şirketlerine para kazandıracak, rant kazandıracak yat limanı projesini halka dayatmıştır.

Lara’da da defalarca hukuk çiğnenmiştir

Toplamda 4 km.’lik Lara sahillerinin tam ortasına kruvaziyer liman yapmak isteyen Antalya Büyükşehir Belediyesi, demokratik ülkelerde doğanın haklarını koruma için uygulamaya konulan ÇED yönetmeliğini defalarca ihlal etmiştir

-İlana ÇED projesi konmamıştır.

-ÇED bilgilendirme toplantısı yapılmamıştır.

-ÇED raporu onaylanmıştır.

Ayrıca; 300 dönüme yapılmak istenen kruvaziyer liman için sahilin arkasındaki doğanın şekillendirdiği 1. Derece Doğal SİT alanından önemli bir bölüm kullanılacak SİT alanı içerisinde 1000 yataklı otel,

alışveriş merkezleri gibi birçok ticari alan yapılarak, kamu yararı yerine ranta yarar sağlanacak, gelecek nesillere bırakılması gereken değer çarçur edilerek hukuk yine çiğnenmiş olacaktır.

Bizler buradan Antalya Büyükşehir Belediyesine Sesleniyoruz:

İnşaatı başlayan Boğaçay’da inşaatın derhal durdurulmasını istiyoruz!

Konyaaltı ve Lara’da yapılmak istenen limanlardan derhal vazgeçilmesini istiyoruz!

Beach parkta uygulamaya başlanan projeyle halka pahalı hale getirilmemesini ve betona gömülmemesini, palmiye yerine sık yapraklı ve gölge veren ağaçlar dikilmesini istiyoruz”