Menu
RSS

CHP Antalya Milletvekili Kara: Suçlamaları Kendilerine İade Ediyorum

CHP Antalya Milletvekili Kara: Suçlamaları Kendilerine İade Ediyorum

CHP Antalya Milletvekili Niyazi Nefi Kara’nın geçen günlerde yaptığı konuşmada, Antalya’daki içme suyunda arsenik oranının yüksek çıktığını söylemesi üzerine ASAT Genel Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada Kara’yı “şehrine bu kadar ihanet içinde olmak” şeklinde suçlamıştı.

Bunun üzerine bu açıklamaya sert bir dille yanıt veren CHP Antalya Milletvekili Dr. Niyazi Nefi Kara, asıl ihanet edenin ASAT Genel Müdürü olduğunu söyledi.

Kara tarafından yapılan yazılı açıklamada, Antalya’daki içme suyunda sadece arsenik oranının yüksekliği değil, kendi çabaları ile doneler alıp yaptıkları labaratuvar incelemelerinde bu suyun içindeki insana zararlı maddeleri açıklayacağını dile getirdi.

Kara yaptığı yazılı açıklamada şunları söyledi:

“Boğaçayı Projesi ile Antalya’nın en temiz içme suyu olan Boğaçayı’na deniz suyu karışacağı için kullanılamayacak olması nedeniyle Antalyalı hemşerilerimize daha önce yapılan çalışmalarda arsenik oranı yüksek olarak tespit edilen

su kaynaklarının içme suyu olarak kullandırılacağına dair açıklamama ASAT Genel Müdürlüğü’nden yapılan yalanlama açıklamasına karşın bu açıklamayı yapma gereksinimi doğmuştur.

ASAT ve Büyükşehir Belediyesi yetkilileri Antalya’da su kaynakları ile ilgili açıklamamın ardından kendilerini savunmak amacıyla yaptıkları açıklamalarda şahsımı ihanetle suçlayan ağır ifadeler kullanmışlardır.

Yetkililerce yapılan açıklamalar gerçeği yansıtmadığı gibi şahsımın ve partimin siyaset anlayışının vatanı ve kaynaklarını para ve rant uğruna satmak olmadığı da herkesin malumudur.

Öncelikle ASAT Genel Müdürlüğü’nün tarafımı “şehrine bu kadar ihanet içinde olmak” diye suçlamasını kendilerine iade ediyorum. Çünkü aşağıda açıklayacağım bilimsel verilerle asıl ASAT Genel Müdürlüğü şehrimize açıkça bir ihanet içerisindedir.

ASAT, Antalya ili içme suyu kaynakları ile ilgili yapılmış bilimsel makalelerden habersiz olamaz. Haberdar olmasına rağmen bu açıklamayı yaparak tarafımı ihanet ile suçluyorlarsa alenen Antalyalı hemşerilerimizi ve kamuoyunu yanıltmaya çalışıyorlardır.

Ancak bu bilimsel verilerden habersiz iseler de görevlerini yerine hakkıyla getiremedikleri ortaya çıkmaktadır.

ASAT Genel Müdürlüğü Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Havza Koruma Şube Müdürü Mehmet Ulusoy ile Süleyman Kır tarafından yazılan ve Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Dergisinde 09.03.2017 tarihinde yayınlanan

“Antalya ili (Türkiye) İçme Suyu Kaynaklarında Arsenik (As) Konsantrasyonlarının Belirlenmesi” adlı çalışmada Haziran 2013 ve Mayıs 2014 tarihleri arasında Antalya ili içme suyu kaynağı olarak kullanılan Duraliler 1, Duraliler 2, Boğaçay,

Yeniköy Depo ve Yeşilbayır Depo istasyonlarından aylık olarak alınan su numunelerinin Arsenik konsantrasyonlarını belirlemek amacıyla yapılan çalışmada arsenik konsantrasyonunun yasal sınırının <10 ug/l olması gerekirken en yüksek arsenik konsantrasyonunun

Şubat ayında 13 ug/l ile Yeniköy depo istasyonunda tespit edildiği açıklanmıştır. 

Ayrıca Boğaçay su kaynakları ile ilgili de bu çalışmada Haziran ayında 0,08 ug/l ve Şubat ayında 0,97 ug/l ile en düşük arsenik konsantrasyonunun olduğu bu makalede açıkça rapor edilmiştir.

Biz zaten Boğaçay’ın halkımıza içme suyu olarak sunulan en temiz su kaynağı olduğunu belirterek bu projede deniz suyunun içeri katılmasından vazgeçilmesi gerektiğini söylüyoruz. Boğaçayı Projesinde şu anki hali ile ısrar edilirse

Antalyalı hemşerilerimizin temiz içme suyu kullanma hakkı ellerinden alınacaktır. 

Dolayısı ile halen görevde olan şube müdürü tarafından da tespit edilen ve bir üniversite dergisinde yayınlanan çalışmaya göre Antalya’nın en sağlıklı içme suyu kaynağı Boğaçay içme suyu kaynakları iken Boğaçay gibi temiz bir su kaynağının

denizin içeri alınması ile kirletilmesi ve suyun yukarıda Yeniköy deposuna yakın bir yerlerde Kovanlık bölgesinde açılacak sondaj ile Antalya’ya getirilmesi ne kadar sağlıklı olacaktır.

Boğaçay’ın kirlenmesi ve buradaki tesislerin atıl duruma düşecek duruma gelmesi ve Antalya’nın su sorunu yaşayabilme durumu karşısında apar topar ASAT Genel Müdürlüğü ekipleri tarafından Kovanlık bölgesinden su getirilmeye çalışılmaktadır.

Zaten bu yetersiz ve bilgisiz çalışma sonucu 2 işçimiz vefat etmiştir. Bu projeler yapılmaya başlamadan önce gerekli analizler, etüt çalışmaları ve araştırmalar yapılmış mıdır? Bu tamamen bir soru işaretidir.

Ayrıca ASAT Genel Müdürlüğü Kovanlık bölgesinden getirilecek su ile ilgili ölçümler yapmış mıdır? Getirilecek suyun miktarı ve insan sağlığına zararlı bakteri içerip içermediği hususunda yeterli çalışmalar yapılmış mıdır?

Kovanlık bölgesinde yeterli zemin etütleri yapılmış mıdır? Hepimiz bu soruların yanıtlarını merak ediyoruz.

Kovanlık bölgesinde 25 adet kuyu açılmıştır ve bununla birlikte 36 adet kuyunun işletmeye geçmesi ile beraber saniyede 2 metreküp su çekilecektir.

Kırkgöz Kaynakları ile aynı havzada bulunan bu kuyuların işletmeye alınması ile kurak dönemde debisi iyice düşen kaynak kuruma tehdidi altında olacaktır. Dolayısıyla asırlardır Antalya’mızın güzelliklerini var eden Kırkgöz Kaynakları kurutulacaktır.

Eğer bir ihanet söz konusu ise tarihimize ve doğamıza yapılan ve yapılmakta ısrar edilen bu zararlar esas ihanetin konusudur.

2013-2014 yılı dışında o günden 2017 yılı sonuna kadar su kaynaklarından ve yerleşim yerlerinden alınan numunelerin laboratuvar analiz değerleri elimizde mevcuttur.

Eğer önümüzdeki hafta ASAT ve Büyükşehir Belediyesi laboratuvarda elde edilen ve ortaya çıkan değerleri kendileri açıklamazlar ise biz camilerden, okullardan ve yerleşim bölgelerinden alınan ve incelenen numunelerde tespit edilen sadece arsenik değil,

halkın sağlığını tehdit eden diğer tüm zararlı verileri de birlikte açıklayacağız”

yukarı çık
0
Paylaşım