AKP Yandaşların Vergisini Sildiğini Yalanlayamıyor!
- Yazan Kaktus Haber
2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı’nın Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’ndaki 3.Madde ve 5. Madde görüşmeleri sırasında söz alan MHP Antalya Milletvekili
Doç. Dr. Mehmet Günal, Maliye Bakanı’nın gelir gider konuları hakkında net açıklama yapmadığını, Sayıştay’ın Gelir İdaresi’nden istediği bilgi ve belgelerle ilgili açıklama yapmaktan ve vergi inceleme raporlarıyla ilgili sorulan sorulara açık cevap vermekten kaçındığını dile getirdi.
Yandaş şirketlerin silinen vergi cezalarından örnekler veren Günal, bu kadar ceza yazılmasının ve sonra silinmesinin doğru olmadığını ve bunun ya vatandaşa zulüm ya yandaşa kıyak, ya da rüşvetle sonuçlandığını söyledi. Bütçe disiplininin geliri doğru tahmin etmek olduğu kadar gideri de belirlenen tahsisata uygun yapmayı gerektirdiğini söyleyen Günal, ödeneklerin oradan oraya aktarılarak amacı dışında kullanıldığını vurguladı.
Vergi Cezası ’nın Sonucu; Ya Mükellefe Zulüm, Ya Rüşvet, Ya Kıyak!
Sayın Maliye Bakanı’ndan isterdik ki burada gelir, giderle ilgili konuları anlatsın. Genel ekonomi bütçesi sunuşu gibi başladı, aynı şeyleri söyledi. Sayın Bakan burada Sayıştay raporlarıyla ilgili konuştuk, geçici bütçede sorduk, Komisyonda sorduk. Yandaşların vergi borçları ve cezaları uzlaşma komisyonunda silindi mi? Siz hâlâ bize “Bunların belgesini getirin.” demekle uğraşıyorsunuz.
Bir defa da “Bunlar zinhar yalandır.” desenize! “Bu sizin söyledikleriniz gerçek değildir, yalandır, böyle bir rapor yoktur, vergi denetim elemanlarımız bunlarla ilgili incelemelerde herhangi bir tarhiyat yapmamıştır veya yapılan tarhiyatlar yanlıştır, kabahat bizim vergi elemanlarımızdadır.” deyin o zaman. “Sayıştay raporları niye gelmiyor?” dediğimiz zaman “Geliyor.” diyorlar. Peki, niye Gelir İdaresi’nden istenen bilgiler gönderilmedi diye soruyoruz, yine cevap yok. Verdiğiniz toplam rakamın içerisinde olanları soruyoruz.
Vergi Denetim Kurulunun bizde tarhiyat öncesi yaptığı incelemelerle ilgili raporlar var. 2012’de, 2013’te, 2014’te bunları konuştuk. Sizin de vicdanınıza sesleniyorum: Bir mükellefe 1 milyar ceza yazılırsa, Maliye 500 milyon anapara yazıldıysa, 500 milyonun 450 milyonunu alıp 1 milyar cezanın sadece 50 milyonunu alırsa siz bundan ne anlarsınız? Ben Türkçesini size söylüyorum. Ne olmuş? Ya o zaman bu mükellefe zulmediyorsunuz, 1 milyar cezayı yazıyorsunuz, yani siyasi bir şey var ve ya, rüşvet alıp cezaları siliyorsunuz. Bunun başka bir izahı yok. Bakın, her sene aynı şey. Yazık bu insanlara.
Sayıştay‘ın TBMM Adına İstediği Bilgileri Maliye Vermiyor!
Bu vergi denetim elemanları yanlış mı yapıyor, hepsi mi yolsuzluk yapıyor? Böyle devam ederse, o zaman senin elemanların töhmet altında kalır. Sayıştay’ın Gelir İdaresi raporları gönderilmedi, bunları tartıştık, Sayın Nurettin Canikli’nin “Bu raporlar gelirse duman oluruz.” dediğini kaç defa tartıştık. “Vergi mahremiyeti var.” diyorsunuz. Vergi mahremiyeti sadece o inceleme elemanlarının orada edindikleri bilgileri görevlerinden ayrıldıktan sonra kullanmamalarıyla ilgilidir.
Vergi mahremiyetinin her zaman istisnası vardır, adli kovuşturma ve soruşturma varsa o bilgiler verilir. Sayıştay ‘ın Türkiye Büyük Millet Meclisi adına istediği raporlar için “Veremeyiz, vergi mahremiyeti var.” diyorlar. Vergi denetim elemanı inceliyor, uzlaşma kurulunda hepsini silme yetkisi var, bizim adımıza denetim yapan Sayıştay’a mahremiyet nedeniyle verilmiyor.
Sayıştay ne? Mahkeme. Türkiye Büyük Millet Meclisi adına bu bütçenin denetimini yapan, sonucunu bize bildirmekle yükümlü olan mahkeme, yargı erki. Buradan kaç defa söyledik, isimlerini verdik, tarihlerini, sayısını mı verelim şimdi inceleme raporlarının? Niye bununla ilgili çıkıp bir açıklama yapmıyorsunuz, her seferinde “Belge istiyorum.” diyorsunuz.
“Müddei ispatla mükelleftir.” diyor. Siz Sayıştay’a vermemişsiniz işte bilgi ve belgeleri. Sayıştay’a vereceksiniz o belgeleri, bakacak. Sayıştay’ın sizin adınıza yargı yetkisi var. Sayıştay’a siz, mahkemeye, bilgileri vermiyorsanız nasıl yargılayacak?
Yandaş Şirketlerin Ne Kadar Vergi Borcunu Sildiniz?
Bakın, ben buradan soruyorum: Elektromed firmasına;2009’dakileri söylüyorum, yenileri söylemiyorum; 57 milyon küsurat anapara, alınan 5,8 milyon, 57 milyonun tam onda 1’i alınanı. Ceza 81 milyon küsur, alınan sıfır lira. Doğru mu, yanlış mı, söylesin Sayın Bakan. O söylemiyor, ben söylüyorum isimleri.
Haziran 2009 tarihinin inceleme raporunda Türkerler şirketinin 24 milyon liralık anaparasını 6,9 milyona indirdiniz mi, indirmediniz mi? 39,9 yani 40 milyonun tamamını, cezasını sıfırladınız mı, sıfırlamadınız mı? Soruyorum “Hedef Ecza Deposunun” incelemesini yapan bir denetim elemanını, iki yıl incelemeyi yapıp tam inceleme raporu yazılırken değiştirip başkasını görevlendirdiniz mi, görevlendirmediniz mi? Sadece Akfen’ in 392 milyon silinen vergisi gözüküyor.
Benim temcit pilavı gibi sorduğum, sizin Cerattepe kavgası nedeniyle gündeme getirdiğiniz Cengiz İnşaatın 422 milyonunu sildiniz mi, silmediniz mi? Az para değil bu, 422 milyon “Yok kardeşim böyle bir şey!” deyin. Şunu diyebilir: “Geldi, biz de vergi uzlaşma kuruluna getirdik. Gelir İdaresi Başkanımız, Başkan Yardımcımız, ilgili daire başkanı, Merkezî Uzlaşma Komisyonu bunu sildi, varsa bir itirazınız gidin mahkemeye.” desin.
Ama biz bunu aldık, almadık demeden kalkıp bize bunu söylediğin sürece hep sormaya devam edeceğiz. Ya çıkıp bir gün diyeceksiniz ki “Silmedik, böyle bir şey yoktur, zinhar yalandır.” O zaman biz de bunları dağıtmaya devam edeceğiz.
Bütçe disiplini demek, giderlerin tahsisata uygun harcanması demektir.
Sayın Bakan “bütçe disiplini” diyor, “ödenekler” diyor ama “Sadece geçen yılda 14-15 milyar bütçe üstü harcamalar var.” diyoruz, bunlar nereye gidiyor, nereye aktarıyorsunuz? Bütçe disiplini, verdiğimiz paranın nereye harcandığını, sadece bütçe açığının ne kadar tuttuğunu veya gayrisafi yurt içi hasılaya oranını içermiyor.
Siz diyorsunuz ki: “Sağlığa 10 lira…” O 10 liranın oradan 5’ini alıyor, 5’ini harcıyor, önce o tarafa aktarıyor, sonra bu tarafa aktarıyor, sonra nereye gittiğini biz görmüyoruz. Biz personel harcamaları için “Devlet memurunun maaşını ödeyemez.” denmesin diye yetki veriyoruz ama verdiğimiz bütçe hakkını farklı kullanıyor. 5018 sayılı Kanun’un 23’üncü maddesinde şöyle diyor: “…genel bütçe ödeneklerinin yüzde ikisine kadar; verdiğimiz yetki bu; Maliye Bakanlığı bütçesine yedek ödenek konulabilir.
Bu ödenekten aktarma yapmaya Maliye Bakanı yetkilidir.” Biz de veriyoruz. Peki, önceki yıl kaç koymuş? 1,2 milyar koymuş, toplam harcadığı 25,4 milyar. Diyorum ki: 1,2 milyar nerede, 25,5 milyar nerede? Bir önceki yıl yine eleştirmişiz, yine var, muhalefet şerhimizde de var; 949 milyon koymuş yani 1 diyelim, 35-36 milyar harcamış. Şimdi, bu nasıl bütçe disiplini? Geçmiş yılın tutarı yüzde 5,7. Yüzde 2 nerede, yüzde 5,7 nerede? Nerede bütçe disiplini? Yani biz onu zaruri hâllerde aktarsın diye veriyoruz.
Oradan oraya, oradan oraya döndür, aynı şey geliyor. On üç yıllık AKP iktidarında örtülü ödenek miktarı 17 kat artmış. Yani şimdi, bunu sorma hakkımız yok mu? Bu kadar katı nereye gönderiyorsunuz? “Yetkisiz olarak Başbakanın örtülü ödeneğini Cumhurbaşkanına nasıl verirsiniz?” dediğimiz zaman kızıyorsunuz. Kanun çıkaracaksınız, ona göre vereceksiniz ama bir anda “Ben yaptım, oldu.” oluyor.
Sizin verdiğiniz yetkinin dışına çıkılıyor, onu söylüyoruz. Bütçe disiplini demek, geliri de doğru tahmin etmek, gideri de bizim burada yaptığımız tahsisata uygun bir şekilde yapmak demek. Onu yapmadığınız zaman bize gelip sadece “Bütçe açığı rakamı şu oldu.” diyorsunuz.