Halksız Turizm Olmaz: Antalya Halkı Turizmin Dışına İtilmiş
- Yazan Kaktus Haber
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun geçen hafta açıkladığı Turizm Eylem Planı'nda işçiye yönelik bir maddenin bulunmadığını kaydeden turizm işçileri sendikaları, "Teşhis yanlış, tedavi göstermelik. Turizmi uçak başına verilen 6 bin dolar değil, turiste verilen can güvencesi kurtarır" eleştirisinde bulundu.
Geçen yıl 2.8 milyon Rus turisti ağırlayan Antalya'da ruble krizi ile başlayan artçı sarsıntılar, geçen yıl 24 Kasım'da Rus uçağının düşürülmesiyle tavan yaptı. Sultanahmet'te Alman turistlerin yaşamını kaybettiği ve Ankara'da askeri personele yönelik terör saldırıları, turizmi etkileyen en büyük olumsuzluklar olarak sıralandı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun geçen hafta açıkladığı Turizm Eylem Planı ise Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği, Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği, Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği gibi öncü kurumlarca sınırlı, ancak olumlu adım olarak yorumlandı.
2.5 milyon çalışanı ilgilendiren eylem planında turizm işçisine yönelik tek bir madde bulunmadığını belirten Dev- Turizm İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, krizin sebebinin ekonomik değil siyasi olduğunu vurguladı.
Komşu ülkelerle ilişkilerin de turizmi geriye götüren önemli bir etken olduğunu dile getiren Yahyaoğlu, "Uçaklara 6 bin dolar destek, otellere ise kira erteleme gibi uygulamalar getiriliyor. Turizmdeki sorun, acantaların uçak parasını ödeyememesinden değil.
Öncelikle teşhis hatası var. İnsanların can güvenliğini sağlayamıyorsanız bırakın uçak başına 6 bin dolar vermeyi, 36 bin dolar da verseniz turist getiremezsiniz. Bu hastalığı teşhis edememiş doktorların 'bana geldi de bir şey bilemedi demesinler' diye şeker kaplı drajeler vermesi gibi. Bu da içi boş şeker kaplı bir draje" dedi.
Eylem planında çözüm olmadığını savunan Yahyaoğlu, mesai denkleştirmeleriyle yaz sezonunda fazla mesai yapan işçiye, kış ayında izin vererek ücretinin nakit ödenmediğini anlattı.
Turizm çalışanlarının işe girebilmek için çaresizlikten boş senede bile imza attıklarını vurgulayan Yahyaoğlu, "Bu şartlarda turizm işçileri kaçıyor, yetişmiş kalifiye eleman çalışmayıp başka sektöre geçiş yapıyor. Turizm meslek lisesinden mezun olan gençler 2 yıl içinde sektörü terk ediyor.
Madem bu çocuklar sektörü terk edecekti niye okuttuk, niye aileler milyarlarca lira bütçe harcayıp ömürlerinden giden yılları bu mesleğe ayırdı. Kenan Evren şikâyet ediyordu '5 yıldızlı öyle oteller var ki garsonları benden çok ücret alıyor' diye. 1986'da Turgut Özal, açıklama yapmaya başladı. 'Türkiye ucuz emek cenneti gelin yatırım yapın' diye. 6 senede yüksek ücretli turizm işçileri yok edildi. Ucuz emek cenneti ama işçiler için cehennem olan bir çalışma alanı yaratıldı. Kendi bindikleri dalı kesiyorlar.
Bu krizde işçileri biraz daha ezecekler" diye konuştu. Yahyaoğlu ayrıca ilk kez işe gireceklerin sigorta yükünü devletin karşılayacak olmasının turizmde olumsuz etki yaratacağını savunarak, "Sezonun açılmasını bekleyen kalifiye elemanlar hem işsizlik maaşı alamayıp hem de açıkta kalacak. Tecrübesiz elemanın turizme verdiği olumsuz dönüşler de cabası" yorumunu yaptı.
Turizmde gıda zehirlenmelerinin, alkol zehirlenmelerinin kabul edilemeyeceğine dikkati çeken Genel Başkan Yahyaoğlu, "Otelin genel müdürü ocak başında oturmuş rakının kapağını kontrol ediyor 'acaba burası da sahte ürün veriyor mu?' diye. Alemi nasıl bilirsin, kendin gibi. Kendileri de otelde sahte içki verdikleri için önüne gelen şişenin kapağını çevirip duruyor.
Böylesine bir ülkede uçaklara verilen benzinle turizmi kurtaracağımızı umuyoruz. Antalya'da ise esnafın turizmle hiçbir alakası yok. Oteller, AVM'ler ve seyahat acentaları bir üçgen oluşturmuş. Halksız bir turizm var. Halksız turizm olmaz, Antalya halkı turizmin dışına itilmiş" dedi.
Yahyaoğlu ayrıca eylem planında turizm işçilerinin işsizlik maaşından faydalanması, fazla mesai ücretlerinin zamanında verilmesi ve otellerin açılmasını esas alan bir uygulama olması gerektiğinin altını çizdi.
Artan terör olayları, ekonomideki durgunluk ve güvenlik tehdidi nedeniyle turizm sektörünün son yılların en durgun halini yaşadığını belirten Pak Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Musa Uyar ise Rusya'yı telafi edecek olan Avrupa turistinin de rezervasyon iptalleri nedeniyle çoğu firmanın iflasın eşiğine geldiğini söyledi. 2016 yazını 'kayıp yıl' olarak değerlendiren Uyar, açıklanan eylem planının soruna çözüm olmayacağını vurguladı.
Turistin bir destinasyonu seçerken ilk olarak güvenlik, ardından hizmet kalitesi ve fiyatına baktığını hatırlatan Genel Başkan Uyar, "Dolayısıyla sıkıntının ana nedeni sektörel ya da ekonomik değil, tamamen siyasidir. Gerçek söylenmeyince getirilen hiçbir önlem sonuç vermez.
Paket gibi cafcaflı adlarla sunulanların içinde derde deva olacak bir şey olmaması ayrı bir konu. Turizm emekçileri olan çalışanlarımız bu paketin neresinde? Kış sezonunda askıya alınan personelin yanı sıra kadrolu çalışanların işten çıkarıldığı bu süreçte çalışanlara yönelik bir adım atılmadığını görüyoruz.
Sektörün istediği KDV indirimi, sigorta prim desteği, asgari ücrette ödeme kolaylığı, kredi borçlarının ötelenmesi gibi konular direkt istihdamı etkilediği halde bu pakette yer almamasını manidar buluyoruz" diye konuştu.