Antalya Tabip Odası: Hekim Emeğini Değersizleştirmek, Onurunu Rencide Etmek Kime Ne Kazandırır?
- Yazan Kaktus Haber
06-10 Ocak G(ö)rev Etkinlikleri kapsamında Aile Hekimliği Yönetmeliğine ve Sağlık Sistemin Kötü Gidişatına karşı Antalya Sağlık Bileşenleriyle birlikte 06 Ocak Pazartesi günü
Antalya İl Sağlık Müdürlüğü’nde basın açıklaması gerçekleştirildi.
Basın metnini Antalya Tabip Odası adına Başkan Dr. Hüseyin Can Ertürk okudu. Ertürk “Eziyet Yönetmeliği’nin geri çekilmesi için olan mücadelemizde siz değerli hastalarımızın, halkımızın desteğiyle sağlık yöneticilerini uyarmak istiyoruz; bu eziyet yönetmeliği geri çekilsin!
Bakanlık çalışma koşullarımızı düzeltmek için taleplerimizi gerçekleştirsin!” dedi.
Haberin Videosu:
“Sağlık dönüşüm programının geldiği aşamada meslektaşlarımız sağlık ortamının en kötü koşullarını yaşamakta. Sağlıkta şiddet, mobbing, niteliksiz tıp ve uzmanlık eğitimi, performans ve ciro dayatmasına dayanan güvencesiz gelir, vergide adaletsizlik ve enflasyon nedeniyle azalan ücretler,
liyakatsiz yöneticiler, sınır ötesi görevlendirilen genç meslektaşlarımız sorunlarımızdan bazıları” diyen Ertürk konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu sorunlara karşı sesimizi yükseltmek ve sorunlarımızı görünür kılmak için 8 Ocak’ta tüm sağlık kuruluşlarında, 6-10 Ocak’ta ise Aile Sağlığı Merkezlerinde sağlık meslek örgütlerinin ortaklaşa aldığı kararla iş bırakıyoruz.
Aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve diğer sağlık çalışanları olarak para, performans, cezalandırma baskısı olmadan, mesleki yeterliliklerimiz ve deneyimlerimizle halkın sağlık sorunlarını çözmek istiyoruz.
Yoğun iş yükü ile günde 100 hastaya, her birine sadece 3 dakika ayırarak işlem yapmak yerine nitelikli bir sağlık hizmeti için her hastaya en az 10 dakika zaman ayırabilmeyi istiyoruz.
Hastalarımıza tedavisi için gereken ağrı kesici, mide koruyucu ve antibiyotik gibi ilaçların yazılmasının kısıtlanması hekimlerin mesleki bağımsızlığına müdahale olduğu gibi hastalarımızın tedavi hakkının elinden alınmasıdır. Bu uygulamayı kabul etmiyoruz.
Ücretlerimizin kişilerin hastane başvurusu ya da son 6 ay Aile Sağlığı Merkezi’ne başvurmayan kişi sayısı gibi bizim müdahale edemeyeceğimiz kriterlere bağlanmasını istemiyoruz.
Kronik hastalık takiplerinin halen kullanılan aile hekimliği bilgi sistemleri içinde ve yeterli muayene süresi ayrılarak, hastaların gerçekten yararına olacak şekilde yapılandırılmasını istiyoruz.
Öte yandan ücret kriteri olarak ortaya konan hasta memnuniyetinin kriterleri nedir? Hekimin hastanın emrine amade olması mı? Yoksa mesleğini diplomasının verdiği güçle ve bilinçle yapmak mı? Bu şekilde hekim emeğini değersizleştirmek, onurunu rencide etmek kime ne kazandırır izahı var mıdır?
Önceki iş bırakmalarda yaşandığı üzere, bu tür eylemler, Uluslararası Çalışma Örgütü’nün Sözleşmeleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa Sosyal Şartı ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası uyarınca demokratik hak kullanımı niteliğindedir. Bu eylem sebebiyle sağlık çalışanlarının soruşturmaya uğratılması,
yargısal kararlara uygun değildir. Bu nedenle sağlık idarecilerini de buradan hukuksuz denetimler ve soruşturmalarla çeşitli cezalar uygulanmaması konusunda uyarıyoruz. Bütün bunlara rağmen, hekimlerimizin söz konusu meşru hak arayışı ve sonrasında gerçekleşebilecek
olası idari soruşturma ve benzeri durumlarda Birliğimizin ve Odalarımızın hukuk büroları hekimlerimize gerekli hukuksal desteği verecektir.
Eziyet Yönetmeliği’nin geri çekilmesi için olan mücadelemizde siz değerli hastalarımızın, halkımızın desteğiyle sağlık yöneticilerini uyarmak istiyoruz; bu eziyet yönetmeliği geri çekilsin! Bakanlık çalışma koşullarımızı düzeltmek için taleplerimizi gerçekleştirsin!”