Menu
RSS
Gönüllerden Sürgün Olmayın

Gönüllerden Sürgün Olmayın

Uzun zamandır Antalya gündemin...

Antalya Valiliğinden Manavgat’ta Yaşanan Felaket Hakkında Bilgi Verildi

Antalya Valiliğinden Manavgat’ta Yaşanan Felaket H…

Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nü...

Büyükşehir Ekipleri Manavgat’ta Vatandaşın Yanında

Büyükşehir Ekipleri Manavgat’ta Vatandaşın Yanında

Antalya’nın Manavgat ilçesinde...

CHP Antalya İl Başkanı Kamacı: Tek Adam Rejiminin Yereldeki Uzantısı; Utanmadan İftira Atıyorsunuz

CHP Antalya İl Başkanı Kamacı: Tek Adam Rejiminin …

CHP Antalya İl Başkanı Nail Ka...

TKP: Maraş Katliamı Bu Düzenin Açık Yüzüdür

TKP: Maraş Katliamı Bu Düzenin Açık Yüzüdür

Türkiye Komünist Partisi (TKP)...

Halkın Eğitiminden Tasarruf Olmaz

Halkın Eğitiminden Tasarruf Olmaz

Haberi okuyunca donup kaldım. ...

Muratpaşa CHP İlçe Başkanı Kıran: CHP Belediyelere Haciz Kıskacı Düpedüz Faşizmdir!

Muratpaşa CHP İlçe Başkanı Kıran: CHP Belediyelere…

CHP Muratpaşa İlçe Başkanı Can...

Sahim Sen: Asgari Ücretin Belirlenmesinde İnsan Onuru Ve Yaşam Kalitesi Öncelikli Olmalı!

Sahim Sen: Asgari Ücretin Belirlenmesinde İnsan On…

Türkiye’nin en önemli gündem m...

Kızılarık Mahallesi Halkı: Mahalle Bizim, Ev Bizim, Direneceğiz

Kızılarık Mahallesi Halkı: Mahalle Bizim, Ev Bizim…

Kızılıarık Mahallesi halkı evl...

Prev Next

Antalya Saadet: Asgari Değil İnsani Ücret

Antalya Saadet: Asgari Değil İnsani Ücret

2025 yılında uygulanacak olan yeni asgari ücretin yüzde 30’luk zamla 22 bin 104 lira olarak açıklanmasına tepkiler sürüyor.

Yeni asgari ücretin beklentilerin altında kaldığına ve geçim sıkıntısının daha da artacağına dikkat çeken çeşitli sendikalar ve muhalefet partileri tepkilerini dile getirirken bir tepki de Saadet Partisi’nden geldi. 81 ilde eş zamanlı basın açıklamaları gerçekleştiren Saadet Partisi (SP) adına Antalya’daki açıklama

İl Başkan Yardımcısı Abdulkadir Kayabaş tarafından yapıldı. Açıklamada, makarna, yumurta ve tavuk döner fiyatlarına dikkat çekildi. Asgari ücretin sonundaki 4 liraya işaret eden Kayabaş, AK Parti döneminden önce 2002 yılında 4 lira ile 8 paket makarna veya 30 adet yumurta,

4 tane dürüm alınabilirken bugün çiklet dahi alınamadığını söyledi. Kayabaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul İl Başkanlığı döneminde yaptığı çay-simit hesabını hatırlatırken, partililerin elindeki “İlla çay – simit hesabı mı yapalım! Evin kirasını kim ödeyecek?

Haberin Videosu:

Su faturasını kim ödeyecek? Elektrik faturasını kim ödeyecek? Çarşıya – pazara nasıl çıkılacak? Çoluğun çocuğun okul masraflarını kim ödeyecek? Bu iktidarın peşinden nasıl gideceksiniz?” yazılı dövizler dikkat çekti.

 “Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarca emekçinin sesi yankılanıyor” diyerek “Geçinemiyoruz, insanca bir yaşam ve emeğimizin karşılığını alabileceğimiz bir düzen istiyoruz” ifadelerini kullanan Saadet Partisi Antalya İl Başkan Yardımcısı Abdulkadir Kayabaş,

“Bugün burada, halkımızı açlık sınırının da altına iten ve emekçiyi yok sayan politikalara karşı duruşumuzu göstermek için bir aradayız. Asgari değil, insani bir ücret talep ediyoruz. Milleti, emekçiyi ezmeyen bir politika talep ediyoruz” açıklamasında bulundu.

Enflasyonun yükünün yoksulun sırtına bindirildiğini söyleyen Kayabaş, “Açıklanan son asgari ücret rakamıyla, sermayenin dedikleri emir kabul edilmiş ve enflasyonun tüm yükü yoksulun sırtına bindirilmiştir. 2024 yılında milyonlarca emekli kardeşimizi sadaka parası bile denemeyecek bir ücretle

açlığa mahkum eden iktidar, 2025 yılında yoksul kesimin açlıkla mücadelesini daha da katmerli hâle getirdi. Açıklanan asgari ücret Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) pembe enflasyonunun bile altında bir rakamdır. TÜİK'in bütün algı oyunlarına rağmen gösterilen

yüzde 47'lik enflasyon oranı bile asgari ücretliye çok görüldü. Halbuki biz bu enflasyonun yüzde 80'lerde olduğunu biliyoruz. Biz ‘Yoksul kesimi enflasyona ezdirmeme’ sözünün tutulmadığını biliyoruz. Haftalarca masada oturup, bir çözüm için çalışmadığınızı biliyoruz” diye konuştu.

“Artık sizin neyi bilmediğinizi de biliyoruz. Siz çarşı-pazarı bilmiyorsunuz. Sokağı bilmiyorsunuz, emekçiyi bilmiyorsunuz. Öyle görünüyor ki bir zamanlar hesabı yapılan, bir bardak çay ve simidin fiyatını bile bilmiyorsunuz” diyen Kayabaş, “Bu rakamı neye göre belirlediniz?

Kimle belirlediniz?” sorularını yöneltti.

“Bu asgari ücret rakamı yoksul milyonların değil, rantçı azınlığın rakamıdır” diyen Kayabaş, şunları dile getirdi:

“Tenceresi boş kalan annelerin değil, sofraları zengin olanların rakamıdır. Sabahın köründe işe giden işçinin değil, köşeyi kolay yoldan dönenlerin rakamıdır. Okuluna yırtık botla giden çocukların değil, makam aracı için kavga edenlerin rakamıdır.

85 milyonun değil, faiz lobilerinin rakamıdır. Bu rakam işçinin, işverenin değil, Hazine ve Maliye Bakanı’nın rakamıdır.”

“Asgari ücret üzerinden, sırf milleti fakirliğe ikna etmek için çeşitli manipülasyonlar yapıldığını üzülerek izliyoruz” ifadelerini kullanan Kayabaş, “İktidar, 2002 yılından bugüne asgari ücreti dolar bazında 628 dolara çıkardık diye övünüyor. Biz de soruyoruz;

sizin alım gücü diye bir şeyden haberiniz var mı? Zamanında 126 dolar ile geçinebilen bir ülke, neden bugün 628 dolarla geçinemiyor? Çünkü ortalama kira fiyatları bugün 500 doların üstünde” dedi.

Asgari ücretin sonundaki 4 liraya dikkat çekerek, “Bir zamanlar, henüz Türkiye’de AK Parti yokken bu 4 lira ile neler yapılabiliyordu?” diyen Kayabaş, eline aldığı 4 lirayı göstererek, “2002’de 4 lirayla şuradaki 8 paket makarna alınabiliyordu. 2002’de 4 liraya şuradaki 30 adet yumurta alınabiliyordu.

2002’de 4 liraya 4 tane dürüm alınarak 4 kişi karnını doyurabiliyordu. Bugün elimdeki şu 4 lirayla, şuradaki bir çiklet dahi alınamıyor” ifadelerini kullandı.

“Hatırlayacaksınız yıllar önce Sayın Cumhurbaşkanımız, henüz İstanbul İl Başkanıyken asgari ücretin yetersizliği için simit-çay hesabı yaptıktan sonra şunları demişti. ‘Evin kirasını kim ödeyecek? Elektrik parasını kim ödeyecek? Su parasını kim ödeyecek?

Çoluk çocuğun okul masrafını kim karşılayacak?’” diyen Kayabaş, “Bu ücretle evin kirası nasıl ödenir? Bu ücretle Elektrik parası nasıl ödenir? Bu ücretle çoluk çocuğun okul masrafı nasıl ödenir? Çarşıya, pazara nasıl çıkılır?” diye sordu.

Asgari ücretle veya biraz üstüne çalışan yaklaşık 8,5 milyon emekçi ve ailesinin kabul etmeyeceği yeni asgari ücreti kendilerinin de kabul etmediğini söyleyen Kayabaş, şunları ifade etti:

“Çünkü bu rakam zulümdür. Emeğe, emekçiye, alın terine zulümdür. Kiraların yüzde 60, pazar fiyatlarının yüzde 100 arttığı bir ortamda çalışana yüzde 30 zam bırakın vermeyi teklif dahi edilmemeli. Milletimiz adına buradan haykırıyoruz; bu yanlıştan dönün.

Kuru soğana muhtaç ettiğiniz, soğuk evlerinde kombi açamaz duruma düşürdüğünüz, çocuğunun beslenme çantasına ekmekten başka bir şey koyamayan on milyonlarca insanın gözyaşları sizi boğmadan bu yanlıştan dönün. Talebimiz açık. Bizler, asgari ücret değil, insani ücret talep ediyoruz.

Bunun gerçekleşmesi için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da canla, başla aziz milletimiz için çalışmaya devam edeceğiz.”

yukarı çık
0
Paylaşım