Menu
RSS

Antalya CHP Milletvekili Özer Narenciyede Yaşanan Sıkıntı Ve Mağduriyeti Meclis’te Anlattı

Antalya CHP Milletvekili Özer Narenciyede Yaşanan Sıkıntı Ve Mağduriyeti Meclis’te Anlattı

CHP’li Özer, mayıs ayında hava sıcaklığındaki değişimler nedeniyle ürün kaybı yaşayan narenciye üreticisinin mağduriyetini Meclis’te dile getirdi. Özer, “Borç altında ezilen ve afet yüzünden kazanç kaybına uğrayan üreticimize gereken destek verilmezse gelecek sezona da hazırlanamayacak” dedi.

CHP Antalya Milletvekili Aydın Özer, TBMM Genel Kurulu’nda bir konuşma yaparak narenciye üreticisinin mağduriyetini dile getirdi. Konuşmasında Finike’de üreticiyle bir toplantı yaptıklarını belirten Özer, burada iletilen talepleri Meclis kürsüsünde dile getirdi.

Üretimi sağlamaya devam etmek için desteklerin en az iki yıl olarak planlanması gerektiğine vurgu yapan Özer, şu ifadelerde bulundu:

Destekler 1 Yıllık Düşünülmemeli: Şubatta bakım işlemleri olan meyve, mart ile nisan ayında çiçek açar, hasadı eylülde başlayıp bir yıl sonraki mayıs ayına kadar narenciye hasadı olur. Üretici bununla bakım ücretlerini öder, ailesini buradan geçindirir.

Dolayısıyla bu yıl yaşanan ürün kaybıyla çiftçi bu yılki ihtiyaçlarını karşılayamadığı gibi zarar ettiğinden önümüzdeki sezona da hazırlanamayacak, bu da üretime etki edecek ve ihracatçısından işçisine tüm sektörün sarsılmasına sebep olacaktır.

Bu yüzden destekler bir yıllık düşünülmemelidir.”

Akdeniz’den Ege’ye Kayıp Var: Mayıs ayının 15’i ile 25’i arasında turunçgillerde bir boncuk dökülmesi meydana geldi. Hava sıcaklığının gündüz 40 dereceyi bulması ve gece de 10 derecenin altına düşmesi bitkide bir stres yarattı.

Arkasından gelen fırtınayla Akdeniz Bölgesi'ndeki ve Ege Bölgesi'ndeki narenciye üreticileri büyük ürün kayıpları yaşadı. Portakallar, bazı mandalina ve limon çeşitleri ile çiçeklenme dönemindeki zeytin ağaçlarında görülen kayıplar, üreticinin kazanç kaybına sebep oldu.

Uzun Vadeli Krediye İhtiyaç Var: Antalya'daki narenciye üreticileriyle bir toplantı yaptık. Şu talepleri dile getirdiler. Ziraat Bankasından dönüm başına 2 bin liradan az olmamak üzere iki yıl ödemesiz, sıfır faizli, beş yıl vadeli kredi verilmesini istiyorlar.

Çiftçilerin bankalara borçları 118 milyar lira civarında, piyasa borçlarıyla beraber 160 milyar civarında borçları var. Bu borçların üzerine bir de ürün kayıpları var -ki sezonu kapattılar bu sene- bunların desteklenmesi lazım.

ZİRAAT BANKASI YÜK GETİRİYOR: Tarımsal sulama suyu ücretlerinde en az iki yıl muaf tutulmak istiyorlar. Çiftçinin sulama birliklerine borcu 753 milyon lira civarında. Elektrikte sanayide uygulanan tarifenin aynısının uygulanmasını istiyorlar.

Ödemeleri devam eden zirai kredilerin vadelerinin iki yıl ertelenmesini istiyorlar. Önceden düşük faizli bir sistemle erteleniyordu, mesela işletme kredilerinin yıllık yüzde 4,5 civarında yıllık faizi var, bunu yüzde 3'e çekiyorlardı.

Şimdi banka cari faiz üzerinden yüzde 25 indirim yapıyor ve çiftçilerin mağduriyetini daha da artırıyor, buradaki faiz oranları 6,75. Biz bunların faizsiz ertelenmesini isterken, Ziraat Bankasının bu uygulaması çiftçinin üstüne yük getiriyor.

TARSİM Bu Yılı Kapsamalı: Ürünün çiçeklenme, olgunlaşma evrelerinde meydana gelebilecek sıcaklık dalgalanmaları gibi tüm meteorolojik risk faktörlerinin bu yıldan itibaren TARSİM kapsamına alınmasını istiyorlar.

Şu anda poliçede yazmadığı için, bu afeti kapsamadığı için TARSİM kapsamında ödeme yapılmıyor. Ama bu yıldan başlanması lazım, çünkü kayıp yaşayan çiftçilerimiz önemli bir zaman ve para kaybına uğrayacak.

yukarı çık
0
Paylaşım