CHP Konyaaltı Belediye Başkanı Adayı Kotan Sahte Evrakçılara Gereken Cevabı Verdi

hakkındaki iddialara yanıt verdi. Sosyal medyada yayılan ve bazı haberlerde yer alan iddiaların bir kısmını adli sicil kaydıyla, bir kısmını da sahte evrakın düzenlenmedeki tutarsızlığını yalanlayan Kotan, kendisine yöneltilen suçlamalarda sahte belge ve yanlış bilgiler kullanıldığını belirterek

konuyla ilgili hukuki mücadele yürüteceklerini söyledi.

Kendisinden iş isteyen bir kadını taciz ve tehdit ettiği yönündeki iddiaların gerçek dışı olduğunu ve belge olarak gösterilen dava dosyasının sahte evrakla düzenlendiğini savunan Kotan, resmi sicil kayıtlarını göstererek, hakkında bu konuda açılmış bir dava olmadığını ifade etti. Kotan, şöyle konuştu:

“Bugüne kadarki tüm adaylık dönemlerim böyle tartışmalarla geçti. Bu süreçte de dedikodular, eleştiriler olur diye düşündüm ama bu kadar olacağını düşünmedim. Bu kadar alçakça ifadelerin olduğu ve sahte evrakların düzenlendiği bir süreci tahmin etmedim.

Dava dosyası olduğu söylenen sahte evrakların içeriğine bakıyoruz, WhatsApp yazışmalarını koymuşlar, tutanak düzenlemişler. Amerikan komplo filmini izler gibi bir anda ne oluyor dedim. Dedikoduyla siyaset yapılmayacağını hepimiz biliyoruz ama yapılıyor.

Elinde belgesi, evrakı olan koysun ortaya, koyamayan da artık sussun. Ne genel merkezimizi ne de genel başkan yardımcılarımızı rahatsız etmesinler. Dedikoduyu sürdürmeye çalışanlara buradan mesajımdır. Yuh artık, yeter.”

Hakkında açılmış bir dava dosyası olduğu iddiasıyla sosyal medyada yayılan belgenin içeriğinden bahseden Kotan, “Resmi belge gibi bir mahkeme kararı oluşturulmuş. Bu sahte evrak bazı gazetelerde haber olmuş. Resmi belge üretmek ve bunu yaymak suç.

Biz bu konuda hukuki bir adım atmadan önce kamuoyunu bilgilendirmek istedik. Konuyla ilgili gerekli görüşmeleri yaptık. Bu iddiaları ortaya atan ismin ve adresin sahte olduğu tespit edilmiş. Avukat arkadaşlarımızla bunun peşini bırakmayacağız.

Hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. Beni kavganın içine çekmeye çalışıyorlar, farkındayım. Başkanlık sürecinde ben bu kavgaların hiçbirine girmeyeceğim. Çünkü mizacım bu değil. Konyaaltı halkına, Cumhuriyet Halk Partisi'ne bu haksızlığı yapmam.

Hizmet için geliyorum, ben bu çamurun içine girmem” diye konuştu” dedi.

Kobani olayları yaşanırken askere karşı eylemde bulunduğuna ilişkin iddiaların da gerçeği yansıtmadığını söyleyen Kotan, bu iddiayla sosyal medyada yayılan fotoğrafın Kobani olayları değil Gezi Parkı eylemleri sırasında çekildiğini belirtti. Kotan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gördüğünüz fotoğraflar, Gezi eylemleri sırasında çekildi. Konunun Mehmetçiğimizle de bayrağımızla da bir alakası yok. Aktivist bir arkadaşımız, Gezi eylemlerinde tutuklandı. Onun tutukluluğu nedeniyle bir eylem yapıldı. O eyleme katılanlar, gözaltına alındı.

Ben de oradaydım, ben de onlarla birlikte gözaltına alındım. Tutuklanan, gözaltına alınan arkadaşlar bu kentin aktivistleri, doğa hareketinin başından beri varlar.”

İddia sahiplerinin Konyaaltı Belediye Başkanlığı için aday adayı olan bazı isimler olduğunu öne süren Kotan, “Bu arkadaşlar, gerçekleri saptırıp, bir linç kampanyasına çevirme çabası içine girdi. Ben artık bir şey diyemiyorum. Bu noktada örgütün devreye girmesi gerekiyordu ki ilerleyen günlerde gireceğine eminim.

Ben bu yola çıktım. Aday adayı arkadaşlarımla bu yola devam edeceğim. Hepsini arayacağım. Şimdiden arıyorum, görüşüyorum. İğrenç saldırılar yapılsa da ben ilçe başkanımla, gençlik kollarımla, kadın kollarımla, partiden arkadaşlarımla kol kola bu yolu birincilikle bitireceğim.

Başarı çıtasını aşacağım. Aday adayı arkadaşlarımızın kurduğu hayalleri onlarla birlikte gerçekleştireceğim. Müsaade ederlerse projelerinden yararlanacağım, onlarla birlikte o projeleri uygulayacağım, onlara danışacağım. Başkanlık nasip olur da seçilirsek,

bu süreci birlik ve beraberlikle götürmeye kararlıyım. Beni bu yoldan saptırmaya çalışıyorlar” diye konuştu.

Kotan’ın avukatı Mutlu Menderes İbat ise müvekkili Kotan’a yönelik iddialar hakkında yaptıkları araştırma sonucunda şu bilgileri elde ettiklerini aktardı: “Evrakın üst kısmında Antalya 10. Ağır Ceza Mahkemesi, altında da Antalya 2. Asliye Ceza Mahkemesi yazıyor.

Bir mahkeme kararının iki ayrı mahkeme başlığıyla hazırlanması mümkün değil. Herhangi bir insan acemice düzenlenmiş bu evrakı okuduğunda, bunun gerçek bir belge olamayacağını bilir. İddiaların gündeme gelmesi üzerine Antalya 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gidildi, dosya numarası araştırıldı.

Belirtilen dosya numarasının, müvekkille alakası olmayan bir trafik kazası dosyasına ait olduğu anlaşıldı. İthamlar tamamen gerçek dışı ve kötü niyetli. Herhangi bir hukuki dayanağı da yok.”