Menu
RSS
Antalya Emek Platformu: Ekmek, Adalet Ve Hürriyet İçin 1 Mayıs Meydanlarına!

Antalya Emek Platformu: Ekmek, Adalet Ve Hürriyet …

2024 1 Mayıs’ında da işçiler, ...

Antalya Eğitim İş: Öğretmene Şiddete Dair Boş Sözler Değil Yaptırım İstiyoruz!

Antalya Eğitim İş: Öğretmene Şiddete Dair Boş Sözl…

Eğitim İş Sendikası Antalya Şu...

Kepez Belediye Başkan Vekilliğine Refik Emre Altekin Seçildi

Kepez Belediye Başkan Vekilliğine Refik Emre Altek…

Kepez Belediye Meclisi, görevi...

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

Antalya'nın Kaş ilçesinde 3,9 ...

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün Tutuklanması AKP’nin Bir İntikam Planı Olarak Görünüyor

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün T…

“AKP ve onun sözünden çıkmayan...

Prev Next

Bursa'da Bir Acayip Hikaye: Tahta Bacağıyla Günde 3 Ton Odun Kırıyor

  • Yazan 
Bursa'da Bir Acayip Hikaye: Tahta Bacağıyla Günde 3 Ton Odun Kırıyor

Bursa'da yaşayan ve tahta bacağıyla günde 3 ton odun kıran Rıfat Çabuk görenleri şaşırtıyor. Annesinin marangoza bir inek karşılığı yaptırdığı tahta bacağıyla yaşayan ve 79 yaşında çalışmaya devam eden yaşlı adam, "Vücudun herhangi bir yerinde olan engel bir şekilde aşılır. Mühim olan akıl sağlığı" diye konuştu.

Soğanlı Odun Pazarı'nda 15 seneden beri odun kesen doğuştan engelli ve tek bacağı olmayan Rıfat Çabuk, görenleri hayrete düşürüyor. Çabuk, marangoz tarafından yapılan tahta bacağı ile meslektaşlarından geri kalmıyor.

"BEN ÇALIŞMAK İSTİYORUM"

Özel bir şirketten emekli olduktan sonra odun pazarında kestiği 1 ton odun başına 35 lira ücret aldığını dile getiren Rıfat Çabuk, "Balıkesir'in İvrindi ilçesinin Gözlüçayır köyünde doğdum. 79 yaşındayım. Doğarken engelli doğdum. El, kol ve bacakta olan özür bir şekilde telafi ediliyor. Önemli olan akıl sağlığıdır. 1999 yılına kadar bir şirkette çalıştım. Emekli oldum. Emekli olduktan sonra da aynı şirkette uzun yıllar çalıştım. Daha sonra köyümüze dönme kararı aldık. Hanımım vefat edince köyde de duramadım. Geri geldim.

2000 yılından beri odun kırıyorum. Çocuklarım, 'Senin paraya ihtiyacın yok, çalışma, istediğin kadar para verelim' diyor. Ben çalışmak istiyorum. Çalışmadığım zaman evde oturunca çok kilo alıyorum. Bu işte ton başı para alıyoruz. Bir ton odun böldüğümüzde 35 lira alıyoruz. Yaşım ilerledi, o yüzden günde 2 ya da 3 ton odun kırabiliyorum. Eskiden günde 5 ton odun kırardım. Engelli olmayan arkadaşlarım da benimle aynı miktarda odun kırıyor" dedi.

BİR İNEĞE BİR BACAK

"Bizim köyde Mehmet Çavuş dediğimiz bir marangoz vardı" diyen Çabuk, "Bu usta başka bir köyde tahtadan ayak görmüş. Benim yürüyemediğimi biliyordu. Annem, Mehmet Çavuş'a, 'Sen Rıfat'a ayak yap, caminin oraya kadar yürüsün, sana buzağılı inek vereceğim' dedi. Ben yürümek istiyordum. Mehmet Çavuş ayağı yaptı. Hemen yürümeye başladım. Mehmet Çavuş istemese de annem ayak karşılığında marangoza bir inek verdi. O zaman 8 yaşındaydım. Ailem bu duruma çok sevindi. O yaşa kadar ailem beni hep sırtında taşıdı" diye konuştu.

1975 senesinde o zamanlar çalıştığı şirketin protez bacak için kendisini İngiltere'ye gönderdiğini anlatan Çabuk, "Ama bacağım kesilecekti ve protez takıldığında ağır yük kaldıramayacaktım. Ben de yaptırmadım. Şimdiki tahta ayağım bazen kırılıyor, ama marangozda hemen yenisini yaptırıyorum" dedi.

yukarı çık
0
Paylaşım