Menu
RSS
Antalya Emek Platformu: Ekmek, Adalet Ve Hürriyet İçin 1 Mayıs Meydanlarına!

Antalya Emek Platformu: Ekmek, Adalet Ve Hürriyet …

2024 1 Mayıs’ında da işçiler, ...

Antalya Eğitim İş: Öğretmene Şiddete Dair Boş Sözler Değil Yaptırım İstiyoruz!

Antalya Eğitim İş: Öğretmene Şiddete Dair Boş Sözl…

Eğitim İş Sendikası Antalya Şu...

Kepez Belediye Başkan Vekilliğine Refik Emre Altekin Seçildi

Kepez Belediye Başkan Vekilliğine Refik Emre Altek…

Kepez Belediye Meclisi, görevi...

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

Antalya'nın Kaş ilçesinde 3,9 ...

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün Tutuklanması AKP’nin Bir İntikam Planı Olarak Görünüyor

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün T…

“AKP ve onun sözünden çıkmayan...

Prev Next

KESK’ten Birçok İlde Eylem: 'Siyasi İhraçlara Son Verilsin'

KESK’ten Birçok İlde Eylem: 'Siyasi İhraçlara Son Verilsin'

KESK, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevden alınan üyelerine ve sürgünlere ilişkin birçok kentte eylem yaptı. Ankara‘da KESK Ankara Şubeler Platformu, kamuda gerçekleştirilen ihraçlarına karşı Yüksel Caddesi’inde basın açıklaması yaptı.

KESK Şubeler Platformu adına basın açıklamasını okuyan Eğitim-Sen 4’nolu Şube Başkanı Deniz Şeker, kamuda yürütülen darbe soruşturmalarının da açığa alınanlarla ilgili işlemlerin sahip olduğu siyasi görüşlere ve üye olduğu sendikaya bakılmaksızın hukuk kuralları içerisinde ve titizlikle yapılmasını, kimsenin mağdur edilmemesi gerektiğini vurguladı.

Deniz Şeker’den sonra söz alan Ankara Üniversitesi SBF’de öğretim üyesiyken KHK ile kamudan ihraç dilen Aysun Gezen “Barışı,bilimi savunmaya devam edeceğiz” dedi. Gezenkonuşmasına, “Ankara Üniversitesi’nde ihraç edilen, bende dahil olmak üzere 8 arkadaşımız, polisin üniversitelerde işi olmadığını, üniversitelerin akademik özerklik çerçevesinde ve bilimsel özgürlüğü savunan bir yapı da olmasını söylediğimiz, öğrencilerimize ve kampüsümüze sahip çıktığımız için bu torbaya dahil edildik” diye belirtti.

Bilimsel çalışmaları gerçekleştirmenin tek yolunun devlet tarafından istihdam edilmek olmadığını söyleyen Gezen, “Bizler bu mücadelemizi üniversitelerde olmaksızın da sürdüreceğiz. Mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz” diyerek devam etti.

İstanbul‘da, KESK İstanbul Şubeler Platformu Galatasaray’da bir araya geldi. Açıklamada ilk sözü Kocaeli Üniversitesi’nde işten atılan Doç. Dr. Hakan Koçak aldı.

Koçak “Biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız” dedi. Ardından söz alan KESK Eş Başkanı Şaziye Köse “AKP, KHK ile emeğe saldırı, kamunun tasfiyesi ve biat amaçlanıyor” dedi.

Kocaeli’de; Eğitim-Sen Şube Binası’nda KESK, TMMOB ve TTB’nin düzenlediği basın açıklamasıyla görevden uzaklaştırılan öğretim üyelerine destek verildi. Ayrıca basın açıklamasına son KHK ile birlikte KOÜ’de görevine son verilen Prof. Veli Deniz, Doç.Dr. Aynur Özuğurlu ve Doç.Dr. Güven Bakırezer de katıldı.

Son KHK ile görevinden uzaklaştırılan Prof. Veli Deniz yaptığı değerlendirmede, “Dünya Barış Günü’nde KHK Kararlarıyla işsiz bırakıldık. Daha önce de evlerimiz de derdest edilerek göz altına alındık.

Suç işlemediğimizi, sadece barışı savunduğumuzu söyledik. Kocaeli demokratik bir kent. Kocaeli’de yapılan ihraçlar üzerinden bir mesaj verilmek isteniyor. Ülke gittikçe kötü bir sürece giriyor.

Bilindiği üzere Başbakan açıklamasında barış marış yok dedi. Barışı savunanlara savaşı savunanlar gözdağı vermek istediler bu da bizim üzerimizden yapıldı. Kocaeli’de oynanan komediye dikkat çekmek istiyorum. 2243 kişi görevden alındı.

Bunlardan 41 tanesi barış akademisyeni. 19’u da Kocaeli Üniversitesinin akademisyenleri, buradan çıkan sonuç bunun Kocaeli Üniversitesi Rektörlüğünün tasarısı olduğu.

23 Ağustos’ta duruşmaya davet edildik. Resmi gazetede yayınlanan KHK Hükmündeki Kararnamede 15 Ağustos tarihli bakanlar kurulunda bizi görevden alınmışız.

Rektörlük o sırada tiyatro oynamış. Sonra da güya tarafsız soruşturma komisyonu kurduk diye savunmalarımızı istemişler.

Bu rektörü teşhir edelim. Biz imzalarımızın arkasındayız. Tarih onları da yargılayacak” ifadelerini kullandı.

Diyarbakır‘da, KESK Diyarbakır Şubeler Platformu, AKP hükümetinin 1 Eylül tarihinde OHAL kapsamında yayınladığı 672 sayılı KHK ile binlerce memuru görevinden ihraç etmesini kınadı. KESK Dönem Sözcüsü Selahattin Alp, “Toplamda 50 bin 875 kişi görevden ihraç edilmiştir. İhraç edilenler arasında konfederasyonumuza bağlı sendika üyelerinden çok sayıda arkadaşımızın aynı zamanda şube yöneticisi olması AKP’yi suçüstü yakalatmıştır” dedi.

Alp, Eğitim-Sen’in 100’ü aşkın üyesi ile birlikte Adıyaman, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Antep ve Mardin Şube eş başkanlarının ve 7 kişilik Eğitim-Sen yöneticilerinden 6’sının ihraç edildiğini söyledi.

Alp, kamu emekçilerinin hiçbir adil soruşturma geçirmeden OHAL kapsamında ömür boyu meslekten ihraç edilmesinin hukukun ayaklar altına alındığının göstergesi olduğunu dile getirdi.

Alp, “Bu kadar kısa süre içinde bitirilmesi mümkün olmayan, ulusal ve uluslararası hukukun en temel ilkeleri ayaklar altına alınarak yapılan ihraçların çoğu somut hukuki delillerden çok siyasi fişlemeler yöntemiyle yapılmıştır. Bu yöntem bu sürecin ne kadar adaletsiz yürütüldüğünü gösterdiği gibi telafisi olmayan mağduriyetlere yol açtığı ortadadır” diye konuştu.

KESK’liler olarak sürgün politikasına karşı tüm kamuoyuna eylem planlarını açıklayan Alp, “Herhangi bir sürgün durumunda fiili meşru mücadele geleneğimize dayanarak bütün alanları, işyerlerimizi direniş yerlerine çevireceğiz.

Bizler sınıfta Kürtçe konuştuğu için ırkçı öğretmenler tarafından kulağı çekilen çocukların kuşağından geliyoruz. Onun için ne asimilasyona ne de sürgüne asla geçit vermeyeceğiz. Bizler yaşadığımız coğrafyayı asla terk etmeyeceğiz. Hiçbir güç bizim hayatlarımız hakkında bu kadar hak sahibi değildir” dedi.

Adana‘da; KESK Adana Şubeler Platformu İnönü Parkı’nda yaptığı eylemde “Her türlü haksızlık ve hukuksuzluk karşısında hukuksal ve örgütsel mücadeleden uzak durmayacağız” yazılı pankart açtı. KESK Adana Şubeler Platformu adına Sabahat Mutluay basın açıklamasını yaptı.

Açığa alma saldırısının hiçbir delil olmadan, keyfi bir şekilde yapıldığına dikkat çeken Mutluay, bunun faşizme özgü bir saldırı olduğunu söyledi. Mutluay, “672 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 28 bin 163’ü MEB, 2 bin 346 YÖK kapsamında olmak üzere, toplamda 50 bin 875 kamu personeli kamu görevinden ihraç edilmiştir.

İhraçlar herhangi bir delil sunma ihtiyacı duymaksızın, hiçbir hukuki kaygı güdülmeksizin ‘yaptım oldu’ gibi faşizme has nitelikte kesinleşmiş karar olarak duyurulmaktadır” diye belirtti.

İhraç edilen kamu emekçileri arasında KESK üyelerinin ve şube yöneticilerinin bulunduğunun altını çizen Mutluay, “Sendikamız Eğitim Sen’in Adıyaman, Batman, Bingöl, Bitlis, Dersim, Antep, Mardin şube başkanları bu ihraçlardan sadece birkaçıdır. Örneğin 7 kişilik Adıyaman Eğitim Sen şube yöneticilerinden 6’sı ihraç edilmiştir” dedi.

Adıyaman, KESK Adıyaman Şubeler Platformu, Demokrasi Parkı’nda yapılan basın açıklamasında “OHAL yasaları ile işten atmalara derhal son verilsin” pankartı açıldı.

Eylemde sık sık “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganları atıldı. Basın açıklamasını Eğitim-Sen Adıyaman Şube Eşbaşkanı Hasan Basri Yorulmaz okudu.

15 Temmuz darbe girişimi öncesinde KESK olarak yıllarca Fettullah Gülen Cemaatinin ülkeyi ele geçirdiğini ifade ettiklerini, ancak AKP’lilerin ‘siz nasıl hocaefendi’ demezsiniz diyerek gırtlaklarına yapıştıklarını, onlarca arkadaşlarının işyerlerinde tehditler aldığını vurgulayan Hasan Basri Yorulmaz, “Ancak FETÖ’ye yönelik çıkarılan KHK ile 25’i Adıyaman’da olmak üzere 100’ü aşkın üye ve yöneticimiz, sendikamıza üye akademisyenler görevden alındı.

Biz o görevi sizlerden, yöneticilerden lütuf diye almadık, soru çalmadık hakkımızla atandık, dişimizle tırnağımızla çalışarak o görevlere geldik” dedi.

Darbe girişiminin üzerinden 1,5 ay gibi kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen, tüm kamuda tarihin en kitlesel tasfiyenin gerçekleştirildiğini vurgulayan Yorulmaz, “Bu kadar kısa süre içinde bitirilmesi mümkün olmayan, ulusal ve uluslararası hukukun en temel ilkeleri ayaklar altına alınarak yapılan ihraçların somut hukuki delillerden çok, büyük ölçüde siyasi fişlemeler üzerinden yapıldığı anlaşılmaktadır.

Hükümet, kamudan ihraç edilenlerin hangi somut gerekçelerle ihraç edildiklerini, ihraç edilenlerin darbe girişimi ile aralarında hangi somut bağlar bulunduğunu en küçük bir şüpheye yer bırakmayacak şekilde açıklamak zorundadır” diye tepki gösterdi.

Manisa‘da; Eğitim Sen Manisa Şubesi  “Kamuda gerçekleştirilen ihraçlar hukuki değil, siyasi gerekçelerle yapılmıştır” diyerek basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında şunlar dile getirildi:

Bugüne kadar hiçbir Eğitim Sen üyesi, iktidarın baskı ve sindirme politikaları karşısında diz çökmemiştir. Kime karşı yapılıyor olursa olsun, her türlü haksızlık ve hukuksuzluk karşısında hukuksal ve örgütsel mücadeleden geri durmayacağımız bilinmelidir.

Kamuoyu, Eğitim Sen’i de gayet iyi tanımakta, hak ve özgürlükler yolundaki kararlı ve onurlu duruşunu çok iyi bilmektedir. Bizleri çerçevesini hükümetin belirlediği sınırlar içinde hapsetmeye, yandaş sendikalar gibi hizaya getirmeye çalışanlar büyük bir yanılgı içindedir.

Kimlerin hangi amaçlarla bizleri sindirmek istediği er ya da geç mutlaka ortaya çıkacak, bugün hukuku ayaklar altına alarak hareket edenler, yok saydıkları hukuk karşısında mutlaka hesap vereceklerdir.

Eğitim Sen, bu tür saldırılara pabuç bırakmayacak kadar köklü bir mücadele geleneğine sahip bir sendikadır. Haksız ve hukuksuz şekilde ihraç edilen tüm kamu görevlileri görevlerine iade edilmelidir. Sendika olarak açığa alınan ve hukuk dışı bir şekilde ihraç edilen tüm üyelerimizin arkasında olduğumuz ve üyelerimizin görevlerine geri dönmesi için bütün hukuksal ve örgütsel olanaklarımızı seferber edeceğimiz bilinmelidir. Sendika.Org, ETHA

yukarı çık
0
Paylaşım