CHP’li Budak: ‘Antalya Ve Türkiye İyi Yönetilmiyor’

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, Akdeniz TV’de Özlem Şahin’in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Türkiye’de birinci sorunun “terör ve can güvenliği” olduğunu kaydeden Budak, AKP’nin tek başına iktidar olduğu halde, istikrarın gelmediğini, ülkenin yönetilemediğini söyledi.

Bu tablonun Antalya’yı da vurduğunu kaydeden Budak, “Antalya ekonomisi tarım ve turizm olmak üzere iki sektöre dayanıyor. Bugün iki sektörde de ciddi krizler var. Rusya krizi nedeniyle tarım ihracatında yüzde 50’lik kayıp var. Ürün fiyatları maliyetlerin çok altında. Turizmde yıllarca Antalya’dan doğal güzelliğini sattık.

Yanlış politikalar nedeniyle burada da bir kiriz var. Geçen yıla göre 4-5 milyon eksi yazabilir. Bunun maliyeti yaklaşık 8 milyar dolardır. Bu Antalya için çok büyük bir rakam” dedi.

Afeti Antalyalılar Yaratmadı

Turizmde yaşanacak gerilemenin işçi, esnaf ve tüm iş dünyasını etkileyeceğini ancak hükümetin “pansuman” tedbirler önerdiğini vurgulayan Budak, “Antalya’da toplam kayıtlı çalışan 204 bin.

70 bine yakını turizmde. İşsiz kalma riskiyle karşı karşıyalar. Esnaf kepenk kapatıyor. Esnaf ve diğer işletmelerle birlikte Antalya’daki 100 bine yakın işletmenin tamamı bundan etkilenecek ama Hükümet’ten ciddi bir adım yok. Palyatif, pansuman tedbirlerle turizmde hareketlilik sağlanması mümkün değil.

Tam bir afet hali yaşanıyor ama bunu Antalyalılar yapmadı. Bunu AKP Hükümeti yaptı. Onların hataları nedeniyle siyasi afet yaşanıyor. Ülke de Antalya’da iyi yönetilmiyor. Onun için çiftçi iflas ediyor, esnaf kepenk kapatıyor, turizmciler iflas noktasında” dedi.

Parmakla Gösterilen Proje

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ATSO) başkan ve başkan yardımcısı olarak 10 yıldan fazla görev aldığını kaydeden Budak, burada temel önceliğinin Antalya’ya hizmet olduğunu vurguladı. Budak, “ATSO ile birlikte birçok görev üstlenirsiniz. Bu görevler bir maddi karşılık beklenerek yapılmaz.

Kendi ekmek teknenizi bırakırsınız, oradan oraya koşturursunuz. Antalya için, ülkemiz için tüm mesaimizi verdik. Antalya için bir kent vizyonu ortaya koyduk. Arama konferansı ile vizyon projeler geliştirdik. Antalya’da iki büyük yatırım oldu. Biri Antalya Kültür Sanat Merkezi. Antalya’nın kent kimliğine bir vizyon kattı” diye konuştu.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in, ATSO’nun verdiği ödülle ilgili eleştirilerini de yanıtlayan Budak, “ATSO sadece bana ödül vermedi. Antalya Kültür Sanat Merkezi, Antalya’ya yapılmış en önemli yatırımlardan biridir. Antalya’da da Türkiye’de de parmakla gösterilen bir yatırımdır.

Açılış töreni, ülkede yaşanan terör olayları nedeniyle ertelendiği için ödül töreni ile birleştirilmiş. Sayın İnan Kıraç’a, projenin Mimarı Sinan Genim’e ve emeklerim için bana verildi. Bu ilk aldığım ödül de değil, son alacağım ödül de değil. Çalışan hak ediyor. Biz çalışırız. Önemli olan Antalya’ya hizmet.

Bana Antalya için faydalı olacak her noktada olurum. Bakın Kaleiçi’nde de bir Antalya Evi yapıldı ATSO tarafından. Benim zamanımda ihalesi yapıldı. Şimdi arkadaşlar tamamlıyorlar.

1.5 Yıllık Başkan

Bizden önce de hizmet yapanlar oldu, bizden sonra gelenler de Antalya’ya hizmet etmiş olacaklar. Sayın Türel de yaklaşık 1.5 yıllık başkanlık yaptı. Ondan önce de başkanlık yapanlar oldu. Emek verenleri, Antalya’ya katkı sağlayanları şükranla anmak gerekir. Biz bunu yapıyoruz. Kavganın, siyasetteki şiddet dilinin ülkeye, Antalya’ya ne faydası var?

Şimdi ATSO’ya arka bahçe denmesinin kime ne faydası var. Bir plaketle 134 yıllık kurum arka bahçe olur mu? Yüzyıllık kurumlar bir plaketle arka bahçe olmaz. Antalya’da turizm ve tarım çökmüşken, kepenkler kapanıyorken, birlik ve beraberlik içinde olunması gerekiyor. Biz milletvekilleri ile Antalya için bir araya geldik, yine geliriz.”

Antalya’ya Vizyon Projeler

AKP’de “Benim her yaptığım doğrudur” anlayışının hâkim olduğunu ve her kademede bunun görüldüğünü kaydeden Budak, şöyle devam etti:

“Ülkede korku imparatorluğu öyle hale geldi ki, kimse konuşamıyor. Tek söz söyleyebilen muhalefet var. Biz yapıcı olarak önerilerimizi söylüyoruz ama karşınızda ‘Benim her yaptığım doğrudur’ diyen bir zihniyet var.

Turizmle ilgili TBMM’de komisyon kurulsun dedik iki defa reddedildi. Bu reddedilecek bir konu mu? Battı çıktılar yapıldı, kentin trafiği rahatladı mı? Hayır. 10 yıl sonra ne olacak? Yani bunların planlanması lazım.

Moskova metrosu 1937’de yapılmış. Londra’da, Paris’te 1900’lü yılların başında metro bitmiş. Öncelik toplu taşım olacak ve ucuz olacak. Antalya’da en pahalı maliyetle raylı sistem yapılmış. Şarampol ’de ticaret durdu, şimdi düzeltilmeye çalışılıyor.

Yani bunlar planlı şekilde yapılmalıydı. Antalya’ya sadece otel yapılarak bugün 12 milyon turiste ulaşıldı. Antalya doğal güzellikleriyle bunu çekti. Peki, biz ne yaptık ek olarak? Kente turist çekecek, opera binaları, tiyatro binaları, peyzaj projeleri mi yapıldı? Turisti nereye getireceksiniz? Şimdi kavga zamanı değildir.

Kavga ve tartışma yerine, akıllı, mantıklı kentin tüm dinamiklerini içine alan bir yaklaşımla Antalya için birlik ve beraberliğe ihtiyaç olan günlerden geçiyoruz.”