Menu
RSS
Antalya Emek Platformu: Ekmek, Adalet Ve Hürriyet İçin 1 Mayıs Meydanlarına!

Antalya Emek Platformu: Ekmek, Adalet Ve Hürriyet …

2024 1 Mayıs’ında da işçiler, ...

Antalya Eğitim İş: Öğretmene Şiddete Dair Boş Sözler Değil Yaptırım İstiyoruz!

Antalya Eğitim İş: Öğretmene Şiddete Dair Boş Sözl…

Eğitim İş Sendikası Antalya Şu...

Kepez Belediye Başkan Vekilliğine Refik Emre Altekin Seçildi

Kepez Belediye Başkan Vekilliğine Refik Emre Altek…

Kepez Belediye Meclisi, görevi...

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

Antalya'nın Kaş ilçesinde 3,9 ...

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün Tutuklanması AKP’nin Bir İntikam Planı Olarak Görünüyor

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün T…

“AKP ve onun sözünden çıkmayan...

Prev Next

Antalya CHP’de Neler Oluyor? Yazı Dizisi Yakında Kaktüs’te

Antalya CHP’de Neler Oluyor? Yazı Dizisi Yakında Kaktüs’te

Uzun süredir bu yazı dizisinin hazırlığını yapmaktayım. Ancak yerel seçimlerde özellikle seçmenin tercihlerinde olumsuz bir yansıması olmasın diye sürekli erteleyip durdum. Gelinen süreçte artık bu yazı dizisini yayınlamaya başlayıp,

Antalya CHP’de olan biteni (yine de bazı bölümleri saklı tutmak kaydıyla) kamuoyunun bilmesi ve olayların ardında ne tür gelişmelerin yaşandığını aktarma zamanı.

Yerel seçimler öncesi belediye başkanlarının belirlenmesinde yaşanan süreç Antalya CHP içinde en gergin anların yaşandığı süreçlerdir. Gerçi bu süreci hemen hemen tüm ülkede parti içinde yaşandığına şahit olmaktayız. Ama özellikle Antalya’da yılların CHP siyaset yapma tarzının verdiği olumsuzluklar iyice ayyuka çıkar böyle dönemlerde.

Antalya’da CHP’de yürütülen yılların siyaseti derken bunu biraz açalım isterseniz;

Aşırı derecede yaşanan mikro milliyetçilik Antalya CHP’de siyaset yapma tarzında ana unsur olarak her zaman öne çıkmış, gerek ilçe ve il başkanlıkları seçimleri öncesi gerekse de belediye başkanlarının belirlenme sürecinde en etkili yöntem olarak uygulanagelmiştir.

Bu siyaset tarzı her ne kadar Antalyalı seçmenin de bir anlamda katkı sunduğu bir seçim tarzı olsa da kendine sosyal demokrat diyen bir partide mikro milliyetçiliğin bu denli hakim olması ve ölçüm kriterlerinde Antalyalı olmasının egemen olması

her halde kendi siyasal dünya görüşü ile çelişmekte. En azından kendine sosyal demokrat diyen bir siyasal yapılanmada mikro milliyetçilik gibi gerici bir zihniyetin hakim unsur olarak öne çıkması sosyal demokrat dünya görüşüne sahip insanlar tarafından yadırganacak bir tutum.

Yine kendine sosyal demokrat diyen bir partinin etnik mezhep ayrımcılığını kendi bünyesinde taşıması kesinlikle kabul edilemez.

Bu tür gerici anlayışların egemen olduğu bir parti yapılanmasında da sağlıklı kararların verilebileceğini her halde beklememek gerekir.

Bazı partililer işi daha da öteye götürerek devrimci bir siyasal tavrı CHP’nin bu yapısından beklemesi ham hayalliktir. Evet, devrimci tutum almasını beklemiyorum ama en azından sosyal demokrat olma gereğini yerine getirsinler yeterlidir bence.

Ana düşünce tarzının bu olduğu bir parti yapılanmasından kaynaklanan adayların belirlenme süreci elbette sağlıklı olmayacaktır. Adaylık belirlenme sürecinde kıran kırana yürütülen karalama kampanyaları, seçimler sonrasında da bolca küskünlüklerin ve zıt tavır almaların nedeni olmakta.

Tüm bunlardan sonra Antalya CHP’de neler oluyor diye başlayacağım ve belli aralıklarla Kaktüs’te yayınlayacağım yazı dizisinde neler olacak kısaca ip uçlarını vermeye çalışayım:

1-Antalya’daki seçilen belediye başkanları gerçekten sosyal demokrat bir zihniyette mi?

2-Yine bu seçilen belediye başkanları seçimin hemen ardından akrabalarını niye işe alıp belli müdürlüklere bunları yerleştirmekte?

3-Seçim öncesi kurulan bazı gizli ittifakların gereği seçim sonrası bu ittifak ettiği siyasi partilere ne tür ödünler verilmekte?

 4-Seçim öncesi adayların belirlenme sürecinde seferoğulları ile tellioğullarının arasında geçen yeşil vadiyi kimin alacağı savaşı nasıl oluştu?

5-Seçilen belediye başkanları oluşturdukları müdürlük veya iştiraklere atadığı adamlar kendi akrabalarını işe alırken niye belediye başkanı tavır koyamamakta?

6-CHP’li belediyelerin basın birimleri özellikle belediye içerisinde var olan olumsuzlukları yazacak diye gazetelere ödün verip kendi yanlarında olan ve sırlarını basın üzerinden paylaşmayan gazetelere neden düşman? Bu tür kişilerin takındıkları tutumlar belediye başkanlarını rahatsız etmiyor mu?

7-CHP’li belediyeler ve onların basın birimindeki kişiler, basın üzerinden kendilerini tehdit edenlere neden hemen teslim oluyorlar? Açıkları mı var?

Bu saydıklarım sadece belediye başkanlıkları süreci ile ilgili. Öyle ya CHP Genel Başkanı Liyakat deyip duruyor, Antalya’daki Belediyeler bu liyakata ne kadar uyuyorlar ilk önce onlardan başlayayım dedim.

Bunun devamında da parti içinde delege savaşları, önümüzdeki süreçte başlayacak olan ilçe başkanlıkları ve il başkanlığında kimlerin aday adayı olduğu, delege savaşlarında ne tür oyunlar oynayabileceği yönündeki yazıları bulacaksınız. İyi olur değil mi?

yukarı çık
0
Paylaşım