Menu
RSS

Antalya’da Zifiri Karanlıkta ‘Yıldız Yürüyüşü’

Antalya’da Zifiri Karanlıkta ‘Yıldız Yürüyüşü’

Antik Likya ve St. Paul yolları başta olmak üzere birçok tarihi ve doğal patika ile doğa yürüyüşçülerinin en gözde kenti Antalya'da yaz aylarıyla birlikte yeni bir akım başladı. Patika yürüyüş grubu, zifiri karanlıkta sessiz şekilde yıldız yürüyüşlerine başladı.

Farklı ve sıradışı doğa yürüyüşü etkinliklerine imza atan Patika yürüyüş grubu, Beydağlarında gözler karanlığa iyice alıştıktan sonra düşük hızda tamamen sessiz 9 kilometre yürüdü.

Kurtuluş Savaşı'nda gece yürüyüşlerinin önemli bir yeri olduğunu belirten Patika yürüyüş grubu kurucusu orman yüksek mühendisi Nusret Yakışıklı, “Atalarımız nasıl karanlıkta yürüdüyse öyle yürüdük.

Fenerlerimizi çok zorunlu olmadıkça açmadık. İlk kez bu deneyimi yaşayan doğa yürüyüşçülerinin heyecanı ve yıldız fotoğrafçısı Mustafa Erol, Suat Can ve Yonca Gül Aslan Can'ın gece ve yıldız fotoğrafları geceye damgasını vurdu.

Mustafa Erol'un uzay, yıldızlar hakkında verdiği bilgi, katılımcılar tarafından ilgiyle karşılandı. Teleskopuyla bize şu sıralar gökyüzünde kendini gösteren Satürn, Jüpiter, Mars gezegenini izletti. Evren karşısında insanoğlunun hiçliğini hissettik.

Katılımcılar arasında oruç tutan doğa yürüyüşçüsü arkadaşlarımız da iftar ve sahur aralığında değişik bir deneyim yaşamış oldu. Yaşadığımız şehirlerin, sadece gürültü ve hava kirliliğinden değil ışık kirliliğinden de dağlara kaçarak, bir süreliğine de kendimizi yıldızların ışıltısına teslim ettik" diye konuştu.

Gece Doğal Yaşam Çok Daha Zengindir

Ortalığı gündüz gibi aydınlatan el fenerleri ve kafa lambalarının yürüyüşte kullanılmadığını belirten Yakışıklı, şöyle konuştu:

“Tıpkı atalarımız gibi savaş döneminde, gece karanlığında, doğal duyularımız ile yaptığımız bir yürüyüş. Farklı duyularınız devreye girer.

Gündüz esas olarak görme duyunuz ön planda olup size yön verirken, gece yürüyüşlerinde, gündüzleri geri planda kalan işitme, dokunma ve koku alma duyularınız öne çıkar. Gece doğa çok farklı görünür.

Çok iyi bildiğiniz yerleri, patikaları bile gece tanımakta zorluk çekersiniz. Eski yürüyüş yolları size sanki yeni bir yol gibi görünür. Gece doğal yaşam çok daha zengindir. Pek çok küçük hayvan, karanlığa saklanarak güvenle beslenebilmek için gece faaliyete geçer.

Doğal olarak onlarla beslenen yırtıcılar da gece faaliyetlerini artırır. Bu nedenle zaman zaman gece karanlığında size bakan bir çift parlak göz görürsünüz. Hayal dünyanız hızla devreye girer.

Gece karanlığı sesleri büyütür. Küçücük bir sincabın bile orman zeminindeki hareketi büyük gürültü çıkarır ve size kocaman bir ayının dolaştığı hissini verir. Uzaklardaki bir baykuşun ötüşü veya bir çakalın uluması, gece karanlığında tüm ormanda yankılanır.

Gece gökyüzü çok daha iyi görülür. Ay, yıldızlar, düşen meteorlar, kentin yapay ışıkları altında kaybolmadıklarından gece karanlığında çok daha iyi ve heybetli görünürler.

Mutlak karanlık yoktur. Gece yürüyüşü size mutlak karanlık diye bir şeyin olmadığını gösterir. Kapalı bir havada yapılan gece yürüyüşlerinde bile, bir müddet sonra (yaklaşık 30 dakika) pek çok şeyi görebilir hale gelirsiniz."

yukarı çık
0
Paylaşım