Menu
RSS

Antalya Memur Sen İl Temsilcisi Çoban: Sisi ve Destekçilerini Kınıyor ve Lanetliyoruz

Antalya Memur Sen İl Temsilcisi Çoban: Sisi ve Destekçilerini Kınıyor ve Lanetliyoruz

Mısır'da Sisi yönetiminin gerçekleştirdiği idamlara dünyanın sessiz kaldığını belirten Memur Sen İl Temsilcisi Mustafa Çoban, İslam birliği Teşkilatına İslam coğrafyasında akan kanı durdurmak için acil toplanma çağrısı yaptı.

'İnsanlık Ayağa Kalkmalıdır'

Mısır’ın Başkenti Kahire’de 4 yıl önce düzenlenen bombalı saldırıda Başsavcı Hişam Berekat’ın ölümüne sebep oldukları suçlamasıyla yargılanan Müslüman Kardeşler (İhvan) üyesi 9 kişinin idam edilmesi Memur Sen'in 81 il temsilciliği tarafından eşzamanlı olarak protesto edildi.

Memur Sen Antalya Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Mustafa Çoban, "Mısır’daki idamların durması için bütün onurlu kesimlerin insanlık ortak paydasında, hak ve adaletten yana birleşmeleri ve güçlü bir itirazda bulunmalarını bekliyor,

İslam İşbirliği Teşkilatına acil toplanma çağrısı yapıyoruz. Firavunlaşan Sisi Cuntasının idamlarını durdurmak için insanlık ayağa kalkmalıdır" dedi.

'Emperyalistlerden Güç Alıyor'

Mısır’da 16-17 Haziran 2012 yılında %51,73 oyla Cumhurbaşkanı seçilen Mursi hükümetine darbe yapan Sisi cuntasının, meşru hükümeti savunmak için Rabia meydanında oturma eylemi yapan silahsız binlerce insanı katlettiğini hatırlatan Çoban,

Emperyalist dünyanın ve işbirlikçi bazı Arap ülkelerinin desteğini alan Sisi'nin, dünyanın kör vicdanından ve ümmetin sessizliğinden güç alarak gittikçe daha da Firavunlaştığını,

Firavun’un Hz. Musa’nın kavmine yaptıklarının bir benzerini binlerce yıl sonra Mısır’da masum Müslüman kitlelere yaptığını söyledi.

"Sisi Cuntası Kana Doymuyor"

Darbeci Sisi hükümetinin bugüne kadar göstermelik yargılamalarla 165 kişiyi idam ettirdiğini belirten Mustafa Çoban, Mısır zindanlarında idam edilmeyi bekleyen 600 kişi daha olduğunu ve bunların şu an çelik kafeslerde tutulup,

savunma hakkı verilmeksizin ağır işkencelere maruz bırakıldıklarını dile getirdi. Çoban, "Cunta yargısı daha geçen Eylül ayında aralarında Muhammed Biltaci’nin de bulunduğu 75 kişiyi daha idama mahkûm etti.

İdam kararlarını tüm dünyanın gözleri önünde sessiz sedasız uygulayan Sisi cuntası bu kadar ölümlere rağmen kana doymuyor. Geçtiğimiz günlerde de 9 genç, cunta tarafından haksız yere idam edildi" dedi.

İslam Dünyası Saldırı Altında

"Sisi cuntası, arkasına aldığı emperyalist ülkelerin doğrudan, insanlığın sessizliğinin dolaylı desteği ile her gün yeni idamlar gerçekleştiriyor, yeni barbarlıklara imza atıyor" diyen Memur Sen İl Temsilcisi Çoban, BM’nin idamları durdurma çağrılarının

dikkate alınmadığını vurguladı. Çoban sözlerini şöyle sürdürdü: "İdam edilenlerin “ah”ları arş-ı alaya ulaşırken, ailelerinin gözyaşları insanlığımızı boğuyor. Sisi’nin destekçilerinin idamları görmezden gelmek şöyle dursun aksine “terörle mücadele(!)” yalanıyla

desteklediği bir vasatı yaşıyoruz. Bugün bütün İslam dünyası benzer bir saldırı altında. Bangladeş hükümeti Müslüman âlimleri ve önderleri idam ediyor; dünya sessiz. Çin’de Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz idam ediliyor,

bir milyon Doğu Türkistanlı kamplarda işkence görüyor; dünya sessiz. Filistin’de her gün siviller, masumlar katlediliyor; dünya sessiz.  Arakan’da idamlar, katliamlar, sürgünlerle soykırım uygulanıyor; dünya sessiz. 

Yemen’de masumlar katledilip, halk açlığın soğuk ellerine terk ediliyor; dünya sessiz.  Suriye’de her gün varil bombaları, kimyasallar, işkence ve tecavüzlerle insanlık yok ediliyor; dünya sessiz.  İslam dünyasının neresine bakarsanız kan, savaş, katliam, idam

"Mısır’da yaşananlar bir kez daha göstermiştir ki dünyada saflar nettir. Bir tarafta emperyalizm ve onların işbirlikçi kuklaları; diğer tarafta sömürülen ve ezilen kitlelerle onların sesi olma onurunu canlarıyla ödeyen vicdanlı insanlar.

Demokrasi, insan hakları ve özgürlük nutku çekenlerle İslam dünyasını kana bulayanlar aynı safta ve aynı kesimler. Mazlum toplumların ve Müslümanların haklarını savunanlar ise dünyada yalnızlaştırılmaya, itibarsızlaştırılmaya,

yok edilmeye çalışılıyor. Demokratik seçimlerle gelen ve halkın büyük kısmının desteğini alan liderlere kolaylıkla “diktatör” diyenler, cuntacı Sisi’yi başkentlerinde ağırlamak için birbirleriyle yarışıp, onu demokrasi kahramanı ilan edebiliyorlar.

Bu ikiyüzlülüğü saklama ihtiyacı bile duymuyorlar. Mazlum toplumların ve Müslüman ümmetinin kendi göbeğini kendisinin kesmesinden başka çıkar yol yoktur. Ümmetin “vasat”laşması ve Mazlumların dayanışması yeniden diriliş ve

uyanışın ön şartıdır. Yeni bir dünya mümkün diyenlerin seslerini ve güçlerini birleştirmeleri ve gürleştirmelerinden başka bir seçenek görünmemektedir. Kendisine “hakkı ve adaleti ayakta tutma” vazifesi yüklenmiş ümmetin bu sessizliği,

bu kayıtsızlığı İslam dünyasına dişlerini geçirmek için bekleyenleri maalesef ki cesaretlendiriyor. Bu vesile ile Cuntacı Sisi ve destekçilerini kınıyor ve lanetliyoruz. Mısır’da idam edilen gençlerimizin şehadetleri vesilesiyle kendilerine rahmet,

ailelerine ve bütün İslam ümmetine başsağlığı diliyor, Mısır zindanlarındaki masum ve mazlum kardeşlerimizle dayanışma irademizi bir kez daha ifade ediyoruz"

yukarı çık
0
Paylaşım