Antalya Kadın Platformu: Gülşen’in Tutuklanması Makbul Kadın Kalıbının Dışında Kalanlara Gözdağıdır

‘Ne size ne kadın düşmanı politikalarınıza itaat etmiyoruz’ konulu basın açıklamasını Kadriye Tuğcu okudu. Tuğcu, “Gülşen, son birkaç aydır sahnede gökkuşağı bayrağı açması, sahnede giydiği kıyafetler nedeniyle iktidar yanlısı gericiler tarafından linç ediliyordu.

Neredeyse her konserinde LGBTİ+’lara verdiği destek, buna dair gerçekleştirdiği performanslar homofobik iktidarın hedefi haline geldi. 25 Ağustos günü nisan ayındaki bir konserinde söylediği “İmam hatipte okumuş, sapıklığı oradan geliyordur” sözlerinin, aylar sonra yeniden servis edilmesi sonucu tutuklandı.

Gülşen’e verilen tutuklama kararı, onun gibi yaşayan iktidarının makbul kadın kalıbının dışında kalanlara, itaat etmeyenlere bir gözdağıdır. Gülşen’e aylardır yapılan sistematik saldırılar sonucunda verilen tutuklama kararı ise erkek-faşist iktidarın varabileceği noktayı,

faşizmin saldırı kapasitesini gözler önüne seriyor. Gülşen gündelik hayatımıza yayılmış şiddetin en görünen yüzü haline gelmiş olsa da yaşamlarımızın her anında bu fütursuzca saldırıların başka görünümlerini yaşıyoruz. Müzik festivallerini yasaklayarak birçok sanatçıya

konser yasağı getirmeye çalışarak milyonlara sürtük diyerek kendi Dinci-Gerici güruhundan destek almaya çalışan bir iktidarla karşı karşıyayız. İktidarının nefret söylemleri biz kadınları ve LGBTİ+ları hedef almakta ve her an bir ölüm, tecavüz, tutuklama ile karşı karşıya bırakmaktadır.

Kadınlara uygulanan bu düşman hukukunun onda biri her türlü savaş politikasını kadın bedeni üzerinde tahakküm kurmak için kullanan erkeklere uygulanmamaktadır. İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılması, 6284’ün etkin uygulanmaması ve tüm kararların tek adam faşizminden çıkması

ülkeyi demokrasiden, özgürlükten, güvenilir bir yer olmaktan hızla uzaklaştırmaktadır. Bizler, erkek egemen sistemin dayatmalarını biliyoruz ve itaat etmiyoruz. Erkek devletin her geçen gün elimizden almaya çalıştığı haklarımızdan, hayatlarımızdan, özgürlüğümüzden,

savaş politikalarının her türlü şiddeti yönelttiği yaşamlarımızdan, kısmaya çalıştığı sesimizden, söylemek istediğimiz sözümüzden, kapatmaya çalıştığı bedenimizden, fikirlerimizden ve bize ait olan hiçbir şeyden vazgeçmiyoruz! Katillerin, tecavüzcülerin sırtını sıvazlayanlara sözümüz var;

sokakta, evde, okulda, işyerinde her yerdeyiz. Ne size ne kadın düşmanı politikalarınıza itaat etmiyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı. Grup açıklamanın ardından olaysız bir şekilde dağıldı.