Menu
RSS

Antalya HDP Milletvekili Kemal Bülbül: Manavgat’taki Yangında Nefret Suçu İşlendi

Antalya HDP Milletvekili Kemal Bülbül: Manavgat’taki Yangında Nefret Suçu İşlendi

Antalya HDP Milletvekili Kemal Bülbül TBMM’de Manavgat yangını nedeniyle yaptığı konuşmada, yangın nedeniyle “belirli topluluklar Kürt halkı üzerinden açık bir suçlama ve nefret suçu işlendi,

HDP üzerinden açık bir suçlama ve nefret suçu işlendi” dedi.

Bülbül Manavgat yangınında yaşanan olumsuzlukları sıralayıp, afet ilan edilmesi gerekirken afet ilan edilmediğini, organizasyonda oldukça acemice bir durum yaşandığını, asıl yangınlya bölgede bulunan gençlerin ve kadınların yoğun bir çabası olduğunu söyledi.

Antalya HDP Milletvekili Kemal Bülbül Manavgat Yangınını değerlendirme konuşmasında şunları söyledi: 22 Temmuz’da başlayıp 38 Temmuz’a kadar devam eden on günlük bir yangın. Bu yangına dair iklim değişikliği denildi, küresel ısınma denildi (38 Temmuz sözüne itirazlar gelince, 38 Temmuz’u bilerek söyledim arkadaşlar, şaşırma değil)

belirli topluluklar Kürt halkı üzerinden açık bir suçlama ve nefret suçu işlendi, HDP üzerinden açık bir suçlama ve nefret suçu işlendi, o anda ben Antalya’daydım ve yangın devam ettiği sürece de oradaydım, yangın bölgesine gidip inceleme olanağımız engellendi.

Haberin Videosu:

Taaki yangın kendiliğinden sönene kadar gidip tüm köyleri, yanan evleri, yangın alanını tek tek dolaştım ve 27 maddede tespit ettiğimiz aksaklıklar, umursamazlıklar, engellemeler, hiçe saymalar söz konusu. Yangın kendiliğinden sönmüştü. Yangında 7 insan ve milyonlarca can kaybı oluştu.  

Yangının başladığı bölgelerde AFAD iş ve işlemlere başladığı koordinasyon ve organizasyon şemasının geç çıkarıldığı, kaymakamlık tarafından kriz masasının oluşturulmadığı, yerel yönetimlerin işin içerisine dahil edilmediği, daha çok kadınların ve gençlerin duyarlılığı ile sivil bir girişim olarak söndürülmeye çalışılan yangınların olduğu ve

bunun bir afet olarak değil, bunun sanki öylesine oluşmuş, sanki olup bitmiş gibi sonuçları itibariyle, ekonomik, pisikolojik, sosyal sorunları hesaplanmamış ve bundan dolayı çok çeşitli olumsuzluklar ortaya çıkmış, biraz önce de ifade edildiği gibi şu anda yangın alanında evi yanıp yıkılan insanlara

ev yapmak için insanların kendilerinden ekonomik talepte bulunulmakta. Orada ağır bir afet yaşandığı halde yurttaşlara gerekli yardım yapılmamakta. Hatta yangından sonra bu konuyla ilgili bir soru önergesi verdim, soru önergeme de cevap verilmedi.

Yangından sonra son derece fahiş su faturaları geldi. Bu su faturalarının sebebini sorduğumuzda herhangi bir cevap verilmedi. Bunun dışında yangına müdahale eden ekiplerin ve insanların gereksinimlerini karşılamak konusunda sistematik bir çalışma olmadığı gibi,

dışarıdan bölgeye gönderilen ihtiyaç malzemesinin tanzimi ve dağıtımı konusunda da son derece acemice ya da baştan savmaca bir durum söz konusu oldu.

Belediyeyi ziyarete gittiğimizde, belediye başkanı belediye binası dışında bir yerde bizi karşıladı ve neyle karşı karşıya olduklarını anlattı.”

yukarı çık
0
Paylaşım