Antalya ZMO Başkanı Şahin: Tarım Sektöründe Yaşanabilecek Sıkıntılar Gün Geçtikçe Belirmeye Başlıyor

banka kredi faizlerinin yüksel oluşu derken bir de şimdi bunlara ek olarak hammadde kaynaklarında daralmaların olması, uluslararası taşımacılık fiyatlarının aşırı artması gibi sebeplerden dolayı sezon öncesi sıkıntılar çoğalmakta” dedi.

Ziraat Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Vural Şahin açıklamasında şunlara değindi: “Bidon, şişe, ambalaj, naylon fiyatlarının da neredeyse iki katı olması, mazotun, elektriğin,

SSK ve Bağkur ödemelerinin artması derken bunların hepsi üretim maliyetlerinin artmasına sebep oluyor.

Bakıldığı zaman bütün girdilerin peşin olduğu bu süreçte sektör vadelerinin neredeyse 12-15 ayları bulması da işi gittikçe çıkmaza sokmaktadır. Bankaların kredi uygulamalarında ki vadeleri ise 180 günü geçmemektedir.

Bu durumda sektör paydaşlarının tamamı sezon öncesi ciddi sıkıntı yaşamakta aynı şekilde üreticilerimizde bundan nasibini almaktadır.

İlerleyen sürede üretimde kullanılacak olan ilaç, gübre vb. ihtiyaçların belki de tedarikinde ciddi sıkıntılar yaşanacak. İstenilen kalitede, istenilen fiyata ürün bulunamayacaktır. Bunu her fırsatta, her ortamda söylüyorum.

Bu kadar olumsuzlukların olduğu ve geleceği kaygılandıran sektörümüzde ayakta durabilmemiz ve günü kurtarabilmemiz için mutlak suretle çiftçilerimizin kazanması şart,

yada şöyle ifade edeyim yetiştirdikleri mahsullerinin maliyetlerinin üzerinde satmaları gerekirken bir taraftan da mutlak suretle ihracatın olması şart olmuştur.

Ülke ve dünya genelinde küresel ısınmaların, kuraklıkların ve su sıkıntılarının yaşanacağı günler bizleri beklerken gıda stoku da önem arz etmektedir.

Pandemi de birçok sektörün iş yerlerini açamayarak sıkıntı yaşadığı bu günlerde tarım sektörünün şükretmesi gerektiğini ifade ederken, bahsetmiş olduğum sebeplerden dolayı ilerisi için çözüm zora girecektir.

Yazmış olduğum bu yazının sonunda çözüm önerisi yazmayı çok isterdim ama bende işin aslı çözümü üretemiyorum, fikir söyleyemiyorum.

Hammadde kaynaklarını çoğaltamayacağıma, Türkiye Ekonomisini düzeltemeyeceğime borçlu olan sektörün borçlarını ödeyemeyeceğime göre tek diyebileceğim şu,

Gemisini kurtaran kaptan, zenginin daha da zenginleştiği, fakirin daha da yoksullaştığı bu süreçte dengeyi bulmak ve toplumun refahını sağlamaksa çok zor.

Son olarak şunu söylemek istiyorum, gelişmiş ülkelere bakılırsak güçlü bir devlet yapısı ve halkına destek olan bir devlet ve teknolojinin, bilimin yenilenerek işlediği bir yapı var.

Bizlerinde artık işi siyasetten ve güçlüden yana kullanan sistemden uzak tutarak küçük ölçekli işletmeleri ve çiftçileri koruyarak bahsetmiş olduğumuz dengenin oluşmasını sağlamalıyız.

Yoksa gerçekten günü değil, dünü kurtaramayız.

Vaziyet bu arkadaşlar”