Menu
RSS

Birleşik Kamu İş: Ülkenin Gündemi Başka, Yandaşın Gündemi Başka!

Birleşik Kamu İş: Ülkenin Gündemi Başka, Yandaşın Gündemi Başka!

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık yaptığı yazılı açıklamada, “Memur-Sen Genel Başkanının sendikal tarih açısından kara bir leke olarak geçecek ifadelerinin detaylarına girmenin anlamı yoktur. Toplu sözleşme masasını “tek satıcılı, üç alıcılı ve koltuk işgali” sözleri yeter de artarda.

Başkanın, bu ifadeleri patron ve sermaye ağzının pervasız şekilde kullanılması olarak değerlendiriyoruz ve bu ifadelerin takdirini de kamu emekçilerine bırakıyoruz” dedi.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık, ülkede ekonomik krizin derinleştiği bir dönemde Memur Sen’in gündeminin başka alemlerde olduğunu belirterek açıklamasında şunlara değindi:

“Ülkemizde ekonomik kriz derinleşmekte milyonlarca emekçi enflasyon ve işsizlik altında inim inim inlemektedir. Marketlerde poşetlerin dahi paralı halen getirildiği ülkemizde Kasım 2018 enflasyon rakamları yüzde 21.62,

üretici enflasyonu ise yüzde 38.54 olmuşken bile yandaş konfederasyonun gündemi hayret vericidir.

Ülkedeki tüm çalışanlar kemer sıkma politikasına kurban gitmekte işçinin ve kamu emekçinin yaşam şartları zorlaşmaktadır. Ekonomiye ve kamu emekçilerinin açlık ve yoksulluk ile enflasyon altında ezilmesine ilişkin

sözü olmayan yandaş konfederasyon şimdiden 2019 Ağustos ayında 2020 ve 2021 yıllarını kapsayacak sözde toplu sözleşme sürecini tartışmaya açmaktadır.

Yandaş konfederasyon sadece imza yetkisi olmayan iki konfederasyonu hedef alırken bizleri görmezden gelmektedir.

AKP iktidarı ve mutlu azınlığı ülkedeki ekonomik gidişattan ve halinden memnun görünmektedir. Yandaş konfederasyonun da gündemi ne işsizlik ne enflasyon ne memur nede memur emeklisidir.

Yandaş konfederasyon masadaki kirli pazarlığı örtmeye kapalı kapılar ardından yapılmak istenen satışı gizlemenin telaşındadır. 

Pazarlarda, marketlerde kilo değil de gramla alışverişin yapıldığı dönemler yaşanacak ancak yandaş konfederasyon suskunluğunu koruyacak ve kamu emekçilerinin alım gücünün düşmesini umursamayacaktır. 

Memur-Sen Genel Başkanının sendikal tarih açısından kara bir leke olarak geçecek ifadelerinin detaylarına girmenin anlamı yoktur.  Toplu sözleşme masasını “tek satıcılı, üç alıcılı ve koltuk işgali” sözleri yeter de artar da.

Başkanın, bu ifadeleri patron ve sermaye ağzının pervasız şekilde kullanılması olarak değerlendiriyoruz ve bu ifadelerin takdirini de kamu emekçilerine bırakıyoruz.

Ekonomik kriz ortamında koltuk pazarlığı ve masada kimlerin yer alacağına yönelik ucuz hesaplar yapanları ve sendikacılığı değersizleştirenleri kınıyoruz. Bu anlayış ve bakış açısı memur sendikacılığı adına utanç duyulacak bir durumdur.

Sözde yetkili konfederasyon 2018 yılı için memur ve memur emeklilerinin maaşlarına %4+3,5’luk bir artış öngörmüştü. 

Yandaş konfederasyon şimdiden kamu emekçilerinin şartlarını görmezden gelmeye ve siyasal iktidarın 2019 için  %4+5 zam vermesine razı görünmektedir.

Bu tabloda memnun ve huzurlu olan kendine özgü sendikal mücadele yürüten yandaş bir konfederasyonun kamu emekçilerinin yaşam şartlarını da görmezden gelmesi normaldir.

Bizler memur maaş zamlarının belirlenmesinde enflasyonun temel alınmasına bir son verilmesini, ülkemizin ekonomik ve sosyal gerçekleri üzerinden bir hesaplama üzerinden hareket edilmesini bekliyoruz.

Ülkede 3.2 milyon memur ile 1.9 milyon memur emeklisinin sözde toplu sözleşme görüşmelerinde neden enflasyon altında kaldığı yandaş konfederasyonun tavrı açıklamaya yetmektedir.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; yandaşa özgü ve sendikal tarihi açısından utanç olarak varlık göstermeye devam eden bir konfederasyonun kamu emekçilerinin ekonomik ve özlük haklarına ilişkin gerçekçi çözümler sağlamasını da beklemiyoruz”

yukarı çık
0
Paylaşım