Menu
RSS
AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

Antalya'nın Kaş ilçesinde 3,9 ...

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün Tutuklanması AKP’nin Bir İntikam Planı Olarak Görünüyor

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün T…

“AKP ve onun sözünden çıkmayan...

CHP: İktidarın Demokrasi Anlayışı İşte Tam Budur; Kepez Belediye Başkanı Şok Bir Kararla Tutuklandı

CHP: İktidarın Demokrasi Anlayışı İşte Tam Budur; …

Antalya’nın Sarısu teleferik h...

Başkan Böcek: Teleferikteki 25 Kabinde 184 Vatandaşımızı Kurtarma Çalışmaları Sürüyor

Başkan Böcek: Teleferikteki 25 Kabinde 184 Vatanda…

Antalya'da 1 kişinin öldüğü 2'...

Başkan Muhittin Böcek: Daha Nice Bayramlarda Hep Beraber Olmak Dileğiyle

Başkan Muhittin Böcek: Daha Nice Bayramlarda Hep B…

Antalya Büyükşehir Belediye Ba...

Prev Next

CHP İl Başkanı Esen’den Karaman Vakasına Sert Tepki

CHP İl Başkanı Esen’den Karaman Vakasına Sert Tepki

CHP Antalya İl Başkanı Semih Esen, Karaman’da yaşandığı iddia edilen tecavüz olayı ile ilgili yazılı bir açıklama ile tepkisini dile getirdi. Bu olayın iddianamesine dayanarak yapılan açıklamada

#TÜRKİYE'DE ÇOCUK TECAVÜZÜNE SON VER ve #STOP CHİLD RAPE İN TURKEY etiketlerini kullandı.

Esen’in açıklaması şöyle;

#TÜRKİYE'DE ÇOCUK TECAVÜZÜNE SON VER  #STOP CHİLD RAPE İN TURKEY Bu etiketler ile son günlerde tüm Dünya Türkiye'yi konuşuyor. Nedeni çocuk istismarları olaylarının her geçen gün artarak devam etmesi ve AKP iktidarının bu konuda sessiz kalarak görevlerini ihmal etmeleridir. Ülkemizde her gün farklı bir sorun ve acıyla güne başlarken son günlerin en acı olaylarından biri Karaman'da yaşanmıştır.

KARAMAN VAKASI NEDİR?

Karaman’da sekiz-on yaşlarındaki 45 erkek öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu iddia edilen öğretmen M. B. geçtiğimiz günlerde tutuklanmıştı.

Şüphelinin Ensar Vakfı ve Karaman Anadolu İmam Hatip ve İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği’ne ( KAİMDER ) yakın kişilerin kiraladığı evlerde ders verdiği bilgileri de basında yer almış ancak bu vakıf ve dernekler ise zanlı M.B. ile “istismar suçlarının işlendiği dönemde herhangi bir ilişkileri olmadığını” iddia etmişlerdi.

Karaman Cumhuriyet Başsavcılığı 13 Mart’ta olayın haberleştirilmesi üzerine, soruşturma sürecine yayın yasağı getirmişti.

İddianameye yansıyan bilgilere göre;

  • Tecavüzlerin 2012,2013, 2014 ve 2015 yılları arasında gerçekleştiği,
  • 10 çocuktan 6’sında kesin tecavüz bulgusunun adli tıp raporu ile saptandığı, 3 çocukta zaman geçtiği için tecavüzün kesin ispat edilemediği ancak gerçekleşme ihtimalinin kuvvetli olduğu,1 çocuk için ise tecavüz değil istismar olduğu,
  • Söz konusu tecavüz vakalarından 8′inin KAİMDER 2 tanesinin Ensar Vakfı’na bağlı evlerde gerçekleştiği,
  • Tecavüz zanlısı öğretmen Muharrem B.'nin ifadesinde önce suçlamaları kabul etmediği sonra itiraf ettiği ve öğretmen Muharrem B. ilk istismarı Ensar Evi’nde diğerlerini de KAİMDER evinde yaptığı,
  • Zanlı Muharrem B. Ensar Vakfı evi ve KAİMDER evinde belletmen olarak görev yaptığı,
  • Öğretmen Muharrem B. en son KAİMDER evinde çocuklarla birlikte kaldığını da itiraf ettiği, ortadadır.

CHP olarak soruyoruz hala bu vakıf ve derneklerin şüpheli M.B. ile bağlantıları olmadığı iddiaları devam etmekte midir?

İddianame 10 çocuk yönünden tamamlanmış ve Karaman Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul etmiştir.

SUÇ: "Çocuğa nitelikli cinsel istismar, hürriyeti tahdit, kasten yaralama ve müstehcen görüntüleri izletme" dir.

Müstehcen görüntü olarak şüphelilerin çocuklara PORNO ve HAYVAN PORNOLARI izlettikleri iddiası bulunmaktadır. Bu nedenle bir çok çocuğun psikolojik travma yaşadığı ve tedavi gördüğü beyan edilmiştir.

İlk duruşma 20 Nisan 2016 tarihinde Çocuk Koruma Kanunu gereğince kapalı olarak yapılacaktır

Şüpheli öğretmen hakkında ise 600 yıla yakın hapis cezası istenmektedir.

Bu kadar vahim bir olay karşısında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Karaman’da çocuklara yönelik cinsel istismarla ve tecavüzlerle ilgili olarak “Bir kere rastlanmış olması, hizmetleriyle ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz,” demiştir.

Sayın Bakan görevinin istismara uğrayan çocukları korumak ve böylesine korkunç olayların yaşanmasını önleyecek tedbirleri almak değil de kendilerinden saydıkları bir vakfı korumak olduğunu zannetmektedir.

AKP milletvekillerinin bildirimiz başlığında belirttiğimiz ve günlerdir basında ve sosyal medyada yer alan Türkiye'de çocuk tecavüzünü durdurun başlıklı destek kampanyası için "Fetullahçılar, PKK’lılar ve CHP’liler Türkiye’yi dünyaya çocuk tecavüzcüsü olarak gösteriyorlar." ifadelerini kullanması AKP’nin nasıl bir mantığa sahip olduğunun ve akıl tutulmasına uğradığının açık göstergesidir.

Aynı AKP zihniyeti TBMM'ne sunulan "çocuk istismarına yönelik araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin öneri" yi REDDETMİŞTİR.

Önerinin oylamasının yapıldığı sırada muhalefet milletvekillerinin Genel Kurul'da çoğunlukta olduğu, TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın'ın buna rağmen iktidar çoğunluktaymış gibi karar verdiği de ileri sürülen önemli bir iddiadır.

Çocukları korumaya ilişkin ve altında imzamız olan tüm uluslararası metinler çocuk istismarını önlemeyi imzacı devletlere bir yükümlülük olarak vermiştir. Her türlü hukuki metin bir kenara bu bir insanlık görevidir.

Ne yazık ki, Devlet bırakın çocuk istismarını önlemeyi kendi korumasında olan, çocuk yetiştirme yurtlarında kalan çocukların tecavüze uğramasına, denetim bile yapmadığı, yasal olarak ilköğretim çağındaki çocukların barındırılması izni olmayan vakıf adı altında açılan yurtlarda böylesi acımasızlıklara seyirci kalmaktadır.

Hepimizin ortak isteği böylesi acı veren vahim ve çirkin bir olay karşısında; sorumluların birbirlerini ezerek birilerini aklama veya birilerini suçlama yarışına girmesi değil, 45 çocuğun tecavüze uğradığı iddia edilen bu vahşetin tüm boyutlarıyla araştırılması, ihmali olanlar, görmezden gelenler, denetlemeyenler ve önlem almayanlar dâhil herkesin cezalandırılmasıdır.

Bizler bu insanlık suçuna ortak olmayacağız.”

yukarı çık
0
Paylaşım